MANŞET

Eşya Müsaderesi Şartları

Eşya Müsaderesi Şartları

MÜSADERE NEDİR

Müsadere kısaca el koyma anlamına gelir. Müsadere, bir ceza olmayıp bir güvenlik tedbiridir.
Türk Ceza Kanunu madde 54 ve 55’e göre eşya ve kazanç müsaderesi düzenlenmiştir. Eşya müsaderesi; iyiniyetli üçüncü kişilere ait olmamak koşuluyla, kasıtlı bir suçun işlenmesinde kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen ya da suçtan meydana gelen eşyanın müsaderesine hükmolunmasıdır.. Suçun işlenmesinde kullanılmak üzere hazırlanan eşya, kamu güvenliği, kamu sağlığı veya genel ahlak açısından tehlikeli olması durumunda müsadere edilir.

Kazanç müsaderesi ise; suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için sağlanan maddi menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançların da müsaderesine karar verilmesidir.

Eşya müsaderesi şartları

Eşya müsaderesine hükmolunması için suç kasıtlı olarak işlenmiş olmalıdır.
Eşya iyiniyetli kişilere ait olmamalıdır.
Müsadere edilecek eşya suçun işlenmesi için tahsis edilmiş olmalıdır.
Suçtan dolayı meydana gelen eşya varsa bu da müsadere edilir.

Örneğin; uyuşturucu.

Üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan eşya, müsadere edilir.
Eşyanın, ortadan kaldırılması, elden çıkarılması, tüketilmesi veya müsaderesinin başka bir surette imkansız kılınması halinde; bu eşyanın değeri kadar para tutarının müsaderesine karar verilir.

Eşyanın üzerinde iyiniyetli üçüncü kişiler lehine tesis edilmiş sınırlı ayni hakkın bulunması hâlinde müsadere kararı, bu hak saklı kalmak şartıyla verilir.
Bir şeyin sadece bazı kısımlarının müsaderesi gerektiğinde, tümüne zarar verilmeksizin bu kısmı ayırmak olanaklı ise, sadece bu kısmın müsaderesine karar verilir.
Birden fazla kişinin paydaş olduğu eşya ile ilgili olarak, sadece suça iştirak eden kişinin payının müsaderesine hükmolunur.
Müsadere uygulanırken orantılılık ilkesi göz önünde bulundurulmalıdır. Suçta kullanılan eşyanın müsadere edilmesi, işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğuracaksa müsadere kararı verilmemelidir.

Kazanç müsaderesi şartları

Kasıtlı suçun varlığı şarttır.
Müsadere konusu eşya veya maddi menfaatlere el konulamadığı veya bunların merciine teslim edilmediği hallerde, bunların karşılığını oluşturan değerlerin müsaderesine hükmedilir.

Müsadere usulü

Ceza Muhakemesi Kanunu’na göre;

Müsadere kararı verilmesi gereken hâllerde, kamu davası açılmamış veya kamu davası açılmış olup da esasla beraber bir karar verilmemişse; karar verilmesi için, Cumhuriyet savcısı veya katılan, davayı görmeye yetkili mahkemeye başvurabilir .(CMK 256/1)
Kamu davası açılmış olup da iade edilmesi gereken eşya veya malvarlığı değerleri ile ilgili olarak esasla birlikte bir karar verilmemiş olması durumunda, mahkemece re’sen veya ilgililerin istemi üzerine bunların iadesine karar verilir.

256. maddeye göre verilmesi gereken kararlar, duruşmalı olarak verilir . Müsadere veya iade olunacak eşya veya diğer malvarlığı değerleri üzerinde hakkı olan kimseler de duruşmaya çağrılır. Bu kişiler, sanığın sahip olduğu hakları kullanabilirler. Çağrıya uymamaları, işlemin ertelenmesine neden olmaz ve hükmün verilmesini engellemez.

Suç konusu olmayıp sadece müsadereye tâbi bulunan eşyanın müsaderesine sulh ceza hâkimi tarafından duruşma yapılmaksızın karar verilir.
Müsadere kararına karşı istinaf yolu açıktır.
Müsadereye ilişkin hüküm, kesinleşmeden itibaren 20 yıl geçtikten sonra infaz edilmez.

YARGITAY KARARI

12. Ceza Dairesi 2020/1720 E. , 2021/8184 K.

“İçtihat Metni”
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay tarihinde, sanık …, ölen … ve ölenin kardeşi olan hakkında beraat kararı verilen diğer sanık … ile birlikte, G…k Yaylasına saat 07:15 sıralarında av yapmaya gittikleri, olay tarihinin kış mevsimi, olayın meydana geldiği yerin karlı olduğu, … ve abisi ölen …’nin avlanmak için sanık …’un yanından uzaklaşarak çalılıklar içindeki keklikleri kaldırmak

için ilerledikleri, sanığın iki kardeşin 9-10 metre kadar gerisinde kaldığı, iki kardeşin kekliklerin bulunduğu çalılığı tekmelemesi üzerine kekliklerin havalandığı, sanığın heyecanlandığı ve kaygan zeminde dengesini kaybederek elinde tüfek olduğu halde yere düştüğü, düşmesiyle birlikte iki el ateş sesi ile birlikte, …’ın otopsi raporunda belirtildiği üzere av tüfeği saçma tanesi yaralanmasına bağlı olarak beyin dokusu harabiyeti ve beyin kanaması sonucu öldüğü olayda; sanık …’un 08.01.2013 tarihli kolluk aşamasındaki beyanında ”… keklikler uçunca bende heyecan yaptım ve ayağım kaydı yere düştüm. O esnada tüfek ile ateş edip etmediğimi hatırlamıyorum…” şeklindeki

beyanı yine 09.01.2013 tarihli savcılıkta ”ayağım kaydığı esnada ateş etmiş olabilirim ancak ateş etme gibi bir kastım yoktu” şeklindeki beyanı, 05.02.2013 tarihli savcılıkta ”ben kekliklerin uçuşunu duyunca gerçekten heyecan yaptım ve bir anda dengemi kaybederek yere düştüm, yere düşer düşmez de iki el ateş patladı, ben yere düşünce tüfek elimden kaydı ve…i ile …m’in olduğu yere doğru düştü, daha doğrusu ben silah ile birlikte düşünce koltuğumun altından silah karşıya …m ile…i’ye bakacak şekilde duruyordu,…i’nin yere düştüğünü gördüm, ben arkalarında idim, benim yere düşmem ile ateş sesi çıktı” şeklindeki birbiri ile örtüşen tüm beyanlarında, sanığın av tüfeğini doğrultarak kekliklere ateş ettiğine dair dosyaya yansıyan bir ifade ve delilin bulunmaması, bu haliyle av tüfeğinin dolu, emniyeti açık iken taşıyan sanığın, istemediği ölüm

sonucunu öngörebileceği durumda olduğu, av tüfeğini kontrollü ve güvenli şekilde kullanmayarak patlamasına sebep olmak suretiyle olayın meydana geldiği, sanık …’e ait olayda kullanılan tüfekte teknik bir arıza bulunmadığı, sanık … ile maktul arasında dosyaya yansımış bir husumetin bulunmadığının da anlaşılması karşısında; sanığın eylemini olası kastla gerçekleştirmediği, bilinçli taksirin unsurlarının oluştuğu anlaşılmakla; tebliğnamedeki olası kastla öldürme suçundan hüküm kurulması yönündeki bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin bilinçli taksir koşullarının oluşmadığına, katılan vekilinin ise olası kastla adam öldürme suçundan hüküm kurulması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;

1-Taksirli suçta kullanılan, 6136 sayılı Kanun kapsamında kalmayan ve ruhsatnamesi bulunmayan, … adli emanetin 2013/129. sırasında kayıtlı bulunan sanığa ait o1 adet ‘10702’ seri numaralı, 12 cal. Asena marka yarı otomatik av tüfeği hakkında 5728 sayılı Kanunun 377. maddesi ile değişik 2521 sayılı Kanunun 13. maddesine göre işlem yapmaya mahalli mülki amirin yetkili olduğu gözetilerek işlem yapılması gerekir iken, sanığa iadesine karar verilmesi;

2-Sadece kasıtlı suçlarda müsadere kararı verilebileceği dikkate alınmadan, taksirle öldürme suçundan mahkumiyet halinde TCK’nın 54. maddesi uyarınca adli emanetin 2013/129 sırasında kayıtlı 2 adet 12 cal. … ibareli av tüfeği kartuşunun 5237 sayılı TCK’nın 54/1. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi,

Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün roma rakamı ile V numaralı paragrafında yer alan “… 1 adet ‘10702’

seri numaralı, 12 cal. Asena marka yarı otomatik av tüfeğinin iadesine…” ibaresi ile “2 adet 12 cal. ‘REMİNGTON 12 GA’ ibareli av tüfeği kartuşunun müsaderesine” cümlesinin hükümden çıkarılarak yerine, “Adli emanetin 2013/129 sırasında kayıtlı, bulunan 1 adet ‘10702’ seri numaralı, 12 cal. Asena marka yarı otomatik av tüfeği hakkında 5728 sayılı Kanunun 377. maddesi ile değişik 2521 sayılı Kanunun 13. maddesi gereğince işlem yapılması için mahalli mülki amire bildirimde bulunulmasına, 2 adet 12 cal. ‘REMİNGTON 12 GA’ ibareli av tüfeği kartuşunun DOSYADA DELİL OLARAK SAKLANMASINA; şeklinde değiştirilmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23.11.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu