İfadeye vermeye gitmezsem ne olur?
İfadeye vermeye gitmezsem ne olur?
İfade Verirken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Ceza Hukuku’nda şüphelinin ya da sanığın beyanları, gerçeğin araştırılması faaliyetinin yanı sıra aynı zamanda savunma hakkının kullanıldığı en önemli ceza muhakemesi işlemlerinden biridir. Bu nedenle ifade alma ve sorgu, bazı yükümlülüklerle birlikte hakları da içinde barındırır.
İfade alma ve sorgu şüpheli/sanık için hem hakların hem de yükümlülüklerin bulunduğu bir faaliyettir. Şüphelinin; yakalama, gözaltı ve tutuklama koruma tedbirlerinden birine başvurularak veya bu tedbirlere hiç başvurulmadan doğrudan soruşturma organları aracılığıyla çağrılıp ifade vermesi için gelmesi istenebilir.
Şüpheli ifade vermesi için kolluk veya cumhuriyet savcısı önüne geldiğinde bu kişiye derhal hakları anlatılmalı ve hakkındaki suç isnadı açıklanmalıdır. Şüpheli bu andan sonra artık müdafisiz(avukatsız) ifade verip vermeyeceğine karar vermeli, eğer müdafi istemiyorsa bu durumun sonuçlarının ne olacağını açıkça kabul etmelidir.
İfade Verme ve Sorgu Nedir?
İfade verme; hakkında savcılık tarafından bir soruşturma yürütülmekte olan şüphelinin kolluk kuvvetleri (polis, jandarma vb) veya Cumhuriyet savcısı tarafından suç konusu olayla ile ilgili bilgi vermesi için çağrılmasıdır.
Sorgu: Soruşturma (savcılık) aşamasında şüphelinin sulh ceza hakimi tarafından veya kovuşturma (mahkeme) aşamasındaki sanığın yerel mahkeme(dosyaya bakan mahkeme) hakimi tarafından dinlenmesidir.
İfadeye Çağrılma Durumunda Ne yapılmalı?
İfadeye çağırma işlemi ya bir çağrı kağıdıyla ya bizzat kolluğun (polis, jandarma) ikamete gelmesiyle ya da uygulamada en yaygın usul olan telefonla çağırma yöntemiyle yapılmaktadır.
Kişinin çağrıldığı an gitme gibi bir zorunluluğu bulunmamakta ancak uygun bir süre içerisinde ifade vermeye gitmesi tavsiye edilmektedir. Aksi takdirde savcılık tarafından yakalama ya da zorla getirme emri çıkartılabilir ki bu durumlarda kişi kolluk kuvvetlerince isteksiz davranılırsa zorla ifadeye götürülür.
İfade vermeye gitmeden önce bir avukata danışılarak nasıl bir yol izlemesi gerektiği hakkında bilgi almak kişinin lehinedir.
Savcı ifadeye çağırdı gitmezsem ne olur?
İfade İçin Çağrıldığınızda;
Beyan için yetkili makamlar tarafından çağrı kağıdı ile çağrıldığınızda, çağrı kâğıdında gelmemenin sonuçları bildirilir. Çağrıya rağmen gitmezseniz hakkınızda zorla getirme kararı verilebilir.
Şüpheli olarak ifade verdikten sonra ne olur?
Kanunda yer alan hükümlere göre ifade alma işlemini bu görevlilerden başka kimse yerine getirememektedir. Savcılık ifadelerinin ardından göz altına alınan kişi tutuklamaya sevk edilmesi durumunda şüphelinin sorgusu Sulh Ceza Hakimliği tarafından yapılarak, kişinin tutuklanıp tutuklanmayacağına karar verilmektedir.
Savcı ifadeye nasıl çağırır?
Şüpheliyi ifade vermeye çağırma, şüphelinin öncelikle emniyet müdürlüğüne, jandarmaya, polis merkezine veya savcılığa davet edilmesi suretiyle olur. İfadesi alınacak kişi davetiye ile çağrılır; çağrılan kişiye çağrılma nedeni açıkça belirtilir gelmezse zorla getirileceği yazılır (CMK m.145).
Savcılık soruşturması en fazla ne kadar sürer?
Bu tür kişilik haklarına yönelik suçlarda ceza soruşturması ortalama 5-6 ay sürmektedir.
İfade Alınırken ve ya Sorgu Anında Şüphelinin ve Sanığın Hakları
Soruşturma aşamasının yürütülmesinden Cumhuriyet savcısı sorumludur. Cumhuriyet savcısı emrindeki polis ve jandarma görevlileri vasıtasıyla soruşturmayı yürüterek tüm delilleri toplar. Suçta kullanılan her türlü araç, rapor, şikayetçi, şüpheli ve tanık ifadeleri ve soruşturmayla ilgili diğer her türlü delil kolluk (polis veya jandarma) tarafından toplanır.
Kolluk görevlileri, suç işlendiğine ilişkin bir şüpheyle yakaladıkları kişileri veya uyguladıkları tedbirleri Cumhuriyet savcısına bildirmek zorundadır. Cumhuriyet savcısından talimat almadan ifade alma veya diğer karakol işlemlerini yapamazlar.
İfadesi alınacak veya sorgusu yapılacak kişi gözaltında veya tutuklu değilse ifadesinin alınabilmesi yahut sorgusunun yapılabilmesi için davetiye ile çağrılması gerekmekte olup, çağrı kağıdında çağrılma nedeni açıkça belirtilmek zorundadır. Ayrıca gelmezse sonradan zorla getirileceği bu çağrı kağıdında yer almalıdır. Zorla getirileceği çağrı kağıdında belirtilen kişi, bu çağrıya uymazsa hakkında zorla getirme kararı verilebilir. Ayrıca hakkında tutuklama kararı verilmesi veya yakalama emri düzenlenmesi için yeterli nedenler bulunan şüpheli veya sanığın da zorla getirilmesine karar verilebilir.
Zorla getirme kararı; tanık, şüpheli veya müştekinin hâkim veya mahkeme tarafından sorguya çekilmesinin veya cumhuriyet savcısı tarafından ifadesinin alınmasına kadar devam eden bir ceza muhakemesi tedbiridir. Zorla getirme kararının amacı, ifade alma veya sorguya çekmedir.
Şüpheli/sanığın hakları ve uyulması gereken usul 5271 Sayılı CMK’nın 147. maddesinde düzenlenmiştir. Kanun koyucu, ifade alma ve sorguyu sıkı kurallara bağlamak suretiyle bu kurallara uyulmaksızın yapılan ifade alma veya sorgunun hükümsüz olacağı yönünde bir irade ortaya koymuştur.
Zira ifade alma yahut sorgu sırasında elde edilen şüpheli/sanığın beyanları delil olarak kullanılabilecek, diğer yandan ifade ve sorgu tutanakları soruşturma ve kovuşturmaya yön verecek, delillerin toplanmasına ve değerlendirilmesine yardımcı olacaktır. Bu haklar ve ifade ile sorguda uyulması gereken kurallar genel olarak şöyle sıralanabilir:
Kimlik Tespiti Yapılması: İfade veya sorguya başlamadan önce şüpheli veya sanığın kimliği saptanır. Şüpheli veya sanık, diğer konularda susma hakkına sahip olsa da bu hak kimliğine ilişkin soruları doğru olarak cevaplandırmakla yükümlü olmadığı anlamına gelmediğinden kişi kimliğiyle ilgili soruları doğru olarak cevaplandırmak zorundadır.
İfadeye çağrılan kişi ne yapmalı?
Polis merkezine, jandarma karakoluna veya savcılığa ifade vermek için çağrılan kişi mümkünse hiç heyecana kapılmadan ve panik yapmadan özel bir ceza avukatı ile anlaşmalı ve ifadeye özel avukatıyla gitmelidir. Eğer avukat tutacak maddi imkan yoksa en azından bir ceza avukatından hukuki danışmanlık hizmeti alındıktan sonra ifade verilmelidir.
İfade vermeye ne zaman gitmeliyim?
İfadeye çağrıldığınız anda veya aynı tarihte ifadeye gitmek zorunda değilsiniz. Dolayısıyla kolluk görevlisi (polis veya jandarma) sizi ifade için çağırırsa ve o anda müsait değilseniz süre isteyiniz. Eğer ifade öncesi avukat tutmak istiyorsanız görevlilere bu şekilde açıklama yaptıktan sonra ertesi gün veya daha sonraki bir tarihte de ifade verebilirsiniz.
İfade vermeye avukatla beraber gitmek zorunda mıyım?
Hayır. Ancak ceza hukuku bilgisi olmayan sıradan bir vatandaşın ifade verirken kendisini iyi ifade etmesi zordur. Ayrıca kişinin, hukuki anlamda önem arz eden noktalara değinmesi de mümkün olmayabilir. Türkiye’deki adli işlemler de maalesef gelişmiş ülkelerdeki gibi pek sağlıklı yürümemektedir.
Kayıt cihazı kullanılmadığı için vatandaşın verdiği ifade tutanağa eksik veya yanlış yansıyabilmektedir. Dolayısıyla eksiksiz ve doğru bir ifadenin ifade tutanağına düzgün yansıması için bir ceza avukatı ile çalışmanın ve ifade verme işlemi için hukuki destek almanın büyük avantajı olacaktır.
İfade nasıl verilir?
İfade, kolluk görevlisinin veya savcının sorularına cevap verilmesi ve cevapların ifade tutanağına yazılması yoluyla verilir. Verilen sözlü ifade, anlık olarak kaydedilmemekte ve dolaylı aktarım olarak metne dökülmektedir. Bu yüzden bazen verilen ifadenin eksik veya değişikliğe uğrayarak ifade tutanağına geçmesi söz konusu olabilmektedir. Ancak mümkün olduğunca verilen ifadenin ağızdan çıktığı gibi metne yansımasına dikkat edilmelidir. Bu bakımdan avukat huzurunda ifade vermek önemlidir.
İfadeye vermeye gitmezsem ne olur?
İfadeye çağrıldığınız halde gitmezseniz hakkınızda gözaltı kararı verilebileceği gibi hakkınızda yakalama kararı da çıkartılabilir. Dolayısıyla herhangi bir soruşturma nedeniyle ifadeye çağrılma durumu söz konusu olduğunda süreci uzatmamak yeğlenmelidir. İfade verme işlemini sürüncemeye bırakmadan tamamlamak uygun olacaktır.
İfade vermemenin sonuçları nelerdir?
Soruşturma aşamasında ifade vermemek sonuçları itibariyle kuşkusuz olumsuzdur. Ancak dosyada gizlilik kararı bulunması gibi bazı durumlarda susma hakkını kullanmak da tercih edilebilir. Nitekim suçlamanın ve dosyadaki delillerin içeriğinin bilinmemesi ifade verilmesini zorlaştırmaktadır. Dolayısıyla ifade verip vermeme konusunda tereddüt yaşayan kişiler bir ceza avukatından danışmanlık hizmeti alabilir.