EN SON EKLENENLER

İmar Uygulaması Avukatı Çanakkale

İmar Uygulaması Avukatı Çanakkale

İMAR PLANININ İPTALİ DAVASI / Belirli bir bölge için hazırlanan imar planları, belediye meclisi tarafından onay verilerek yürürlüğe girerler ve yürürlüğe girmelerinden itibaren 1 aylık süre boyunca ilan edilirler.

  • Söz konusu 1 aylık süre imar planlarının askı süresidir ve bu süre içerisinde ilgililer imar planına itiraz edebilirler.
  • İdare ilgilinin yaptığı itirazı, planın son ilan tarihinden itibaren 30 gün içinde reddedebilir, idarenin 30 günlük cevap hakkı bulunur.
  • İtirazın reddedilmesi halinde ilgili 60 gün içerisinde idari yargı makamlarında iptal davası açabilir.
  • İmar planı, ilgilinin açtığı iptal davası sonucu iptal edilmiş ise ilgililer tarafından imar uygulamasından kaynaklanan tapu iptali ve tescil davası açılabilir.

İmar planına karşı “kesinleşmesinden itibaren 5 yıl içerisinde” dava açılabilir.

İmar planının iptali hangi hallerde talep edilebilir?

  • İmar mevzuatına aykırı olarak yapılmışsa
  • Kamu yararı taşımıyorsa,
  • Planlama esaslarına ve şehircilik ilkesine aykırı olarak yapılmışsa,
  • Bir üst konumdaki imar planına aykırı olarak yapılmışsa iptali talep edilebilir.

 

İMAR UYGULAMASINDAN KAYNAKLANAN TAPU İPTALİ VE TESCİLİ DAVASI / İmar uygulaması, yapılaşmaya müsait alanları gösterir. Tapu kaydının yolsuz, usulsüz ya da kanuna aykırı olarak düzenlenmiş olması halinde söz konusu tapu kaydının hukuka uygun hale getirilmesi talebiyle tapu iptali ve tescil davası açılır. İmar uygulamasından kaynaklanan tapu iptali ve tescil davası ise, bir imar uygulaması idari yargı kararıyla iptal edildiğinde söz konusu imar uygulamasında yapılaşmaya müsait olarak tescil edilen taşınmazlar için tapu iptali ve tescil davası açılarak kadastral parsellerin ihya edilmesi, eski hale getirilmesi sağlanır.

Kadastral Parsel : Kadastro çalışması yapılan yerlerdeki mülkiyeti tescil edilmiş parsellerdir.

Kadastral Parselin İhyası : İmar parsellerinin tapu kaydında eski hale getirilmesidir.

 

Eski hale getirme (ihya) kararı kısmi olarak yalnızca bazı alanlar için verilebilir mi?

Kadastral parsel için tapu kaydının eski hale getirilmesi; ihyası istenilen kadastral parseller üzerinde oluşturulan tüm alanları “imar parselleri, yol, park gibi tüm alanlar dahil olmak üzere” kapsaması halinde mümkündür, kısmi olarak yalnızca bazı alanlar için eski hale getirme kararı verilemez.

 

Tapu iptali ve tescili davası hangi mahkemede açılmalıdır?

Tapu iptali ve tescili davası taşınmazın bulunduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılmalıdır.

 

Tapu iptali ve tescil davası kime karşı açılır?

Tapu iptali ve tescili davası tescilin yolsuz, kanuna aykırı ya da usulsüz olduğu ve tapu kayıtlarında taşınmazın maliki olarak gözüken kişiye veya bu kişi ölmüşse bu kişinin mirasçılarına karşı açılır.

İmar Uygulaması Avukatı Çanakkale

Tapu İptali ve Tescil Davasında İlan Prosedürü / Davanın konusu, mahkeme tarafından bir defa gazeteyle ve ayrıca taşınmazın bulunduğu yerde uygun araç ve aralıklarla en az üç defa ilan edilir; ilanın yapıldığı son andan başlayarak 3 ay içinde ilgili kişilerden itiraz eden bulunmaz ya da itiraz yerinde görülmez ve davacının iddiası ispatlanmış olursa, hakim tapu kaydının tesciline karar verir.

Benzer bir ilan prosedürü örneği,

T.C. Gümüşhane Asliye Hukuk Mahkemesinden,

ESAS NO : 2016/345

Davacı .. ile davalılar .. arasında mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Kadastral Parselin İhyası) davası nedeniyle; tarafları yazılı mahkememizde görülen Tapu İptali Ve Tescil (Kadastral Parselin İhyası) davası nedeniyle Gümüşhane ili, Merkez ilçesi, Yukarı Yuvalı köyüne ait Türk Medeni Kanununun 713/4 ve 713/5. maddesi uyarınca askıya çıkarılan ilandır.

Tapu İptali Ve Tescil (Kadastral Parselin İhyası)

İLAN : Yazımız ekindeki fen bilirkişisi A.S’nin 09/10/2021 tarihli raporu ve ekindeki krokide belirtilen, kadastro çalışmaları sırasında köy boşluğu ve köy yolu olarak tescil harici bırakılan, davacılara ait olan Kurtoğlu Köyü 130 ada 19 parsel sayılı taşınmaza ait olduğu ve taşınmazların devamı vasfında olduğu iddia edilerek davacılar adına tapuya kayıt ve tescil talebine konu olan alanın “A” harfi ile gösterildiği ve yüzölçümünün 35,30 m2 olduğu, köşe koordinatları ve yüz ölçüm hesabının ekli krokide mevcut olduğu anlaşılmış olup, Taşınmazın bulunduğu yerde 10’ar günlük sürelerle 3 defa ilanına, itirazı olanların son ilan tarihinden itibaren 3 ay içinde Mahkememize itirazda bulunmaları gereği krokisi ile birlikte ilan olunur.

 

TESCİL EDİLMİŞ VE PARSELASYON İŞLEMİ YAPILMIŞ İMAR UYGULAMASI SONRASI DAVA AÇILMASI 

İmar Kanunu m.18’e Göre Parselasyon İşlemi : “İmar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın, birbirleri ile, yol fazlaları ile, kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya, müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya ve re’sen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyeler yetkilidir.”

Söz konusu parselasyon işlemine karşı açılan davada imar planının da iptali talep edilmişse,

Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu,

E : 1997/369

K : 1999/1

T : 8.1.1999

“Davacı parselasyon işlemi ile bu işlemin dayanağını oluşturan imar planının kendi taşınmazı yönünden iptalini istediğinden sadece parselasyon işleminin incelenerek karar verilmesi doğru değildir. Dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından söz konusu taşınmazı kapsayan alanın 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca parselasyona tabi tutulmasına ilişkin işlem ile bu işlemin dayanağını oluşturan 1/1.000 ölçekli uygulama imar planının kendi taşınmazı yönünden iptali istemiyle dava açıldığı ve dava dilekçesinde bu plana yönelik olarak, planın belediye meclisinden geçirilmediği, askıya çıkarılmadığı, bu haliyle 3194 sayılı İmar Kanununun 8 inci maddenin aykırı olduğu iddiasında bulunulduğu halde, idare mahkemesince yalnızca parselasyon işlemi incelenmek suretiyle karar verildiği, ancak anılan parselasyon işleminin dayanağını oluşturan imar planı hakkında herhangi bir karar verilmediği anlaşıldığından, uyuşmazlığa konu edilen imar planı da incelenerek bir karar verilmesi gerektiğinden, bu konu incelenmeden verilen karar usul ve hukuka uygun bulunmamıştır.”

 

Söz konusu parselasyon işlemine karşı açılan davada parselasyon işlemiyle birlikte imar planının iptali talep edilmemişse,

Söz konusu somut olayda iptali istenmeyen imar planı, imar mevzuatına aykırı olsa dahi mahkeme tarafından dava konusu edilmeyen imar planının imar mevzuatına aykırılığı incelenemeyecektir. Danıştay 6. Dairesi’nin 28.02.2001 tarihli ve 1999/6340 esas ile 2001/1260 karar sayılı kararına göre imar planının planlama ilkelerine, şehircilik esaslarına ve kamu yararına uygunluğunun incelemeyeceğine karar verilmiştir, bu halde yalnızca parselasyon işleminin, imar mevzuatına, uygulama imar planına ve parselasyon ilkelerine göre incelenmesi gerekecektir.

İmar Uygulaması Avukatı Çanakkale

YARGITAY

14. Hukuk Dairesi

E: 2014/8230 

K: 2015/498 

T: 19.01.2015

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.12.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda ;

  • KARAR

Dava, imar işleminin iptali sebebiyle kadastral mülkiyet durumunun ihyası isteğine ilişkindir.
İmar parsellerinin hukuki dayanağını (illetini) teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilip kesinleşmesi ile imar parsellerinin …’nun 1025. maddesinde öngörülen yolsuz tescil durumuna düşeceği açık olmakla dayanağı kalmayan tapu kaydının iptali gerekeceği l. Hukuk Dairesinin 14.10.2008 tarihli ve 2008/5136-10189EK sayılı bozma ilamında da açıklanmış, …mn 1023. maddesinin de değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.

İmar parsellerinin hukuki dayanağını (illetini) teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilip kesinleşmesi ile imar parsellerinin …’nun 1025. maddesinde öngörülen yolsuz tescil durumuna düşeceği açıktır. Buna göre kadastral parsellerin gittileri olan imar çap kayıtlarının iptal edilip eski kadastral parsellerin geometrik ve mülkiyet durumunun yeniden ihyasına karar verilmesi gerektiğinde kuşku bulunmamaktadır.
Davacı, kadastral parselin ihyası, başka deyişle imar uygulaması ile oluşan imar parsellerinin tapu kayıtlarının iptali ile eski hale getirilmesini istemekte olup, bu durumda ihyası istenen kadastral parselin çap sınırları içerisinde kalan imar parsellerinin tamamının tespiti ile koşullar oluşmuş ise tamamının tapularının iptali yönünde karar vermek gerekir. Diğer taraftan tapu iptal ve tescil davalarının kayıt malikleri aleyhine açılacağı da tartışmasızdır.

Somut olayda; imar uygulaması ile meydana gelen 17 ada 50 parsel sayılı taşınmazın 17 ada 23 parsel sayılı taşınmazdan geldiği, 23 parselin ise ihdasen oluşturulduğu ancak aynı kısmın 11.101970 tarihinde 2662 yevmiye ile davacının maliki olduğu 473 parsele ilave olarak 2975 m2 miktarı ile tescilinin yapıldığı, yani 23 parselin 2975 m2 kısmının tescil harici yer olmayıp 11.101970 tarihinde 473 parsele ilave edilen 2975 m2 yer olduğu bilirkişi raporları ile sabittir. Buna göre, zeminde 473 parselin 11.10.1970 tescil edilen 2975 m2’1ik kısmı için davanın kabul edilerek kadastral parselin ihyasına karar vermek gerekecektir. Ne var ki, zeminde bu kısım üzerinde iptal edilen imar uygulaması ile 17 ada 50 parsel sayılı taşınmaz dışında başka parsellerin de tescil edildiği 4.9.2007 tarihli …’ya ait ek rapor ekinde sunulan krokiden anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından 17 ada 50, 51, 53, ve 55 sayılı imar parsellerinin kayıt maliklerine husumet yöneltilmiş ise de 473 sayılı kadastral parselin hangi imar parsellerinde yol, park vb alanda kaldığı keşif sonunda alınan bilirkişi raporunda açıkça belirtilmemiştir. Bu nedenle öncelikle ihyası istenen kadastral parselin çapı sınırları içerisinde kalan imar parsellerinin tamamının tespiti ile bu taşınmaz maliklerinin davada yer almalarının sağlanması, daha sonra davanın esasının karar bağlanması gerekirken belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.01.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

İmar Uygulaması Avukatı Çanakkale

Stajyer Av. Derya MERİÇ

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere asalhukukdanismanlik@gmail.com adresine gönderebilirler.

İlgili Makaleler

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu