Kadastro Hataların Düzeltilmesi Davası Nedir
Tapu sicil tüzüğü 87 de kadastro tespitleri sırasında yapılan yanlışlıkların düzeltilmesi düzenlenmiştir. İlgili kişinin kadastroya başvurusu ya da resen kadastro sırasında ya da sonradan yapılan işlemlerdeki geometrik durumları kesinleşmiş taşınmazlardaki ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesap hataları ile yüz ölçümü farklılıklarındaki düzeltmelere karşı dava açılabilir.
Dava açma süresi, kadastro müdürlüğünün tebligat gününden başlamak üzere 30 gündür. Belirtilen süre hak düşürücü niteliktedir. Belirtilen 30 günlük süre içinde dava açılmadığı takdirde Sulh Hukuk hakimince dava reddedilecektir. Kadastro Kanununa göre hataların düzeltilmesinde görevli mahkeme, Sulh Hukuk Mahkemesidir.
MADDE 41 – Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamadan doğan hatalar, ilgilisinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce resen düzeltilir. Düzeltme taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur.
HANGİ KADASTRO HATALARI DÜZELTİLEBİLİR ?
Paftasında parselin yüz ölçümünün yanlış hesaplanması
Sınır çizimindeki hatalar
Yanlış okuma ve yazmadan kaynaklanan hatalar
Yanlış işaretlemeler
Yanlış noktaların birleşmesi sonucu oluşan fenni hatalar
Kadastro Hataların Düzeltilmesi Davası Nedir
T.C.YARGITAY 7. Hukuk DairesiEsas No: 2005/1100Karar No: 2005/1327Karar Tarihi: 26.04.2005
“…Dilekçe içeriği ile az yukarıda saptanan maddi ve hukuki olgular dikkate alındığında, davacının isteği
181 ada 57 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın tespit tutanağında cinsinin “ahır” olarak belirtildiğini, ev ve tarla olarak türünün değiştirilmesini istediği açıktır. Hal böyle olunca, davacının verdiği dilekçenin 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi hükmünde tanımlamasını bulan vasıf değişikliğine yönelik
olduğu, Kadastro Müdürlüğünce resen düzeltileceği tartışmasızdır. Kuşkusuz, 3402 sayılı Kadastro Kanunun 41. maddesinde Kadastro Müdürlüğünce gerekli düzeltmelerin resen yapılacağı, yapılan düzeltmelerin taşınmaz malikleri ve diğer hak sahiplerine tebliğ edileceği, tebliğ tarihinden itibaren 30 günlük süre içerisinde düzeltmenin kaldırılması yolunda Sulh Mahkemesinde dava açılmadığı takdirde yapılan düzeltmenin kesinleşeceği duraksamasız açıklanmıştır. O halde davacının istemini içeren dilekçenin, yanlış merciye verilen dilekçe olarak nitelenmesi zorunludur. Gerçekten bu olgu dava ekonomisine de uygundur…”