MANŞET

Miras Sebebiyle İstihkak Davasında Davacı

Miras Sebebiyle İstihkak Davasında Davacı

Miras bırakanın ölümüyle birlikte miras külli halefiyet yoluyla mirasçılara geçer. Mirasın geçmesi hiçbir işleme bağlı olmaksızın kendiliğinden mirasçılara geçer. Mirasçı, miras bırakanın terekesindeki bütün hak ve alacaklara sahip olur. Bu nedenle terekeye kısmen veya tamamen el koymak isteyen kişilerden bunları talep edebilirler. Yani tereke malını kısmen veya tamamen elinde bulunduran kişilere karşı açılabilecek bir davadır.

Miras Sebebiyle İstihkak Davasında Davalının Güvence Göstermesi

Madde 637- Yasal veya atanmış mirasçı, terekeyi veya bazı tereke mallarını elinde bulunduran
kimseye karşı mirasçılıktaki üstün hakkını ileri sürerek miras sebebiyle istihkak davası açabilir.

Bu davada hâkim, mirasçılık sıfatıyla ilgili uyuşmazlıkları da çözer.
Hâkim, davacının istemi üzerine hakkın korunması için davalının güvence göstermesi veya tapu kütüğüne şerh verilmesi gibi gerekli her türlü önlemi alır.

Miras sebebiyle istihkak davasında davacı, hakkının korunmasını için bazı önlemlerin alınmasını isteyebilir. Örneğin davacının talebi üzerine hakim, davalının elinde tuttuğu taşınmazlar için tapuya şerh vermesini veya güvence göstermesini isteyebilir. Ancak bu önlem talepleri dava açılmadan önce istenemez.

Miras Sebebiyle İstihkak Davasında Davalı Malı Elinden Çıkarmışsa Ne Yapılır?

Miras sebebiyle istihkak davasının konusunu oluşturan mal davalı tarafından elinden çıkarılmış olabilir. Bu durumda maldan elde edilen karşılık dava konusu yapılarak davalıdan istenebilir. Örneğin, davalı tereke malını satmışsa, satması üzerine elde ettiği bedel kendisinden talep edilebilir.

Davalının tereke malını satmış olduğu 3. kişi iyiniyetli değilse, tereke malı üzerinde hak sahibi olmaz. Bu durumda davacının 2 yolu vardır:

  • Yapılan devri kabul edip, karşılığını davalıdan talep edebilir.
  • Diğer bir yol ise 3. kişiye karşı miras sebebiyle istihkak davası açabilir. Bu takdirde ilk davalıya karşı da haksız fiil sebebiyle tazminat davası açılabilir.

Kötü niyetli 3. kişiden kasıt şudur; tereke malı olduğunu bilerek satın alınmasıdır.

Miras Sebebiyle İstihkak Davası Hangi Durumlarda Açılır?

Miras sebebiyle istihkak davasında korunan değer, mal üzerindeki mülkiyet hakkı değildir. Mirasçının sahip olduğu tereke üzerindeki hakkıdır. Bu nedenle mirasın açılmasından beri fiilen zilyetliğini elde edemediği tereke veya tereke malı için açılabilir. Eğer terekenin tamamı veya unsurlarından birisi mirasçının zilyetliğine geçmiş ancak daha sonra elinden alınmışsa, miras sebebiyle istihkak davası değil, adi istihkak davası açılması gerekir.

Mirasçı, miras bırakanın sağlığında bir malına zilyet olmuş ve bu zilyetliği haksız olarak başkası tarafından gaspedildikten sonra miras bırakan ölmüşse yine miras sebebiyle istihkak davası açılabilir. Zira mirasçı, mirasçılık sıfatına miras bırakanın ölümüyle elde eder. Gaspedilen bu malın zilyetliğine hiçbir zaman mirasçı sıfatıyla sahip olmadığı için bu dava açılabilir.

Miras Sebebiyle İstihkak Davasında Davacı Kimdir?

Mirasçı sıfatıyla tereke veya tereke malı üzerinde hak sahibi olan ve bu hakkı gaspedilmek istenen “yasal” ya da “atanmış mirasçı” tarafından açılabilir. Miras sebebiyle istihkak davası yalnızca yasal veya atanmış mirasçı tarafından açılabilir. Davacı, dava konusu tereke veya tereke malında mirasçı sıfatıyla davalıdan daha üstün bir hakkı olduğunu ispatlaması gerekebilir. Bu nedenle miras sebebiyle istihkak davasından önce tenkis veya ölüme bağlı tasarrufun iptali davası gibi önce başka bir dava sonuçlandırılabilir.

Mirasçılardan her birisi tek başına tereke veya tereke malını elinde bulunduran kişiye karşı miras sebebiyle istihkak davası açabilir. Zira bunun dayanağı TMK madde 640/4’den gelmektedir.

TMK madde 640/4- Mirasçılardan her biri, terekedeki hakların korunmasını isteyebilir. Sağlanan korumadan
mirasçıların hepsi yararlanır.

Miras sebebiyle istihkak davası, diğer mirasçılara karşı açılacaksa önce “mirasın paylaştırılması” davası açılması gerekir. Çünkü tereke veya tereke malı üzerinde kimin üstün bir hakkı olduğu daha önce bilinemez. Ancak davalı mirasçı değilse, davacı kendi mirasçılık sıfatını ve davalının mirasçı olmadığını ispat ederse mirasın paylaşılmasını beklemek zorunda değildir.

Davacının mirasçılık sıfatı tartışmalıysa ayrı bir dava açılmasına gerek yoktur. Davacının mirasçılık sıfatına haiz olup olmadığı miras sebebiyle istihkak davasında çözümlenir.

Miras Sebebiyle İstihkak Davasında Zamanaşımı 

Davalı iyiniyetliyse; Davacı mirasçılık hakkını ve davalının malı elinde bulundurduğunu öğrenmesinden itibaren 1 yıl içerisinde davanın açılması gerekir. Davacı bunları öğrenmemişse yasal mirasçı ya da miras sözleşmesiyle atanmış mirasçı ise mirasın açıldığı; vasiyetname ile atanmış mirasçıysa vasiyetnamenin açılmasından itibaren 10 yıl içerisinde davanın açılması gerekir.

Miras Sebebiyle İstihkak Davasında Davacı
Miras Sebebiyle İstihkak Davasında Davacı

Davalı iyiniyetli değilse; yasal mirasçı ya da miras sözleşmesiyle atanmış mirasçı ise mirasın açıldığı; vasiyetname ile atanmış mirasçıysa vasiyetnamenin açılmasından itibaren 20 yıl içerisinde davanın açılması gerekir.

Belirtilen zamanaşımı süreleri dolmamışsa, davalı dava konusu malın kazandırıcı zamanaşımı ile kendisine geçtiğini ileri süremez.

Miras Sebebiyle İstihkak Davasında Davacı

Av. Merve ÇATAR

Makale Yazarlığı İçin
Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere asalhukukdanismanlik@gmail.com adresine gönderebilirler.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu