Nafaka Avukatlığı İstanbul
Nafaka Avukatlığı İstanbul
NAFAKA NEDİR?
Nafaka kelimesi, Türk Dil Kurumu’nda ilk olarak “Geçinmek için gerekli olan şeylerin bütünü, geçimlik.” şeklinde tanımlanmıştır.
Hukuksal anlamda nafaka, koşulların oluşması halinde kanun tarafından nafaka yükümlüsü olarak belirlenen kişi tarafından ödenmesi gereken, karşı taraftaki kişi veya kişilerin yaşamlarına devam edebilmeleri ve en azından asgari ihtiyaçlarını temin edebilmeleri için belirlenen parasal katkıyı ifade eder. Bu nafakanın ne kadar olacağını kanun nezdinde hâkim belirler.
NAFAKANIN ÇEŞİTLERİ NELERDİR?
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun hükümleri incelendiğinde hukukumuzda 4 çeşit nafaka çeşidi olduğu görülecektir:
-Tedbir Nafakası
-İştirak Nafakası
-Yoksulluk Nafakası
-Yardım Nafakası
Tedbir Nafakası
Boşanma davası açılmadan önce veya açıldıktan sonra herhangi bir eşin veya ergin olmayan çocukların (18 yaşından küçük çocuklar) geçinmesini sağlamak üzere hükmedilen nafaka türüdür. Hâkim koşulları inceleyip gerekli gördüğünde, taraflar tarafından talep edilmeden de tedbir nafakasına hükmedebilir. Mahkemenin tedbir nafakasına hükmedebilmesi için kişinin, eşinden ayrı yaşadığını ve ayrı yaşamasının haklı sebeplere dayandığını ispat etmesi gereklidir.
Boşanma davasında tedbir nafakası dava tarihinden itibaren işlemeye başlayacaktır ve boşanma davası kararının kesinleşmesi ile kendiliğinden son bulacaktır. Tedbir nafakasının miktarını hakim takdir edecektir. Ancak hakim bu takdir yetkisini kullanırken Medeni Kanunda belirtilen kriterleri dikkate almak zorundadır.
Tarafların iş hayatı, aldıkları ücret, sahip oldukları malvarlıkları, çocukların yaşı ve eğitim durumları, ortak konutun kirada olup olmaması, ortak konutu boşanma davası süresince kimin kullanacağı, yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım gibi ihtiyaçları nafaka borçlusunun mali gücü oranında hakim belli miktarda nafakaya hükmeder. Tedbir Nafakasının ödenmemesi durumunda cebri icra ile tahsili yoluna gidilebilir.
İştirak Nafakası
Boşanma kararı ile birlikte, çiftin sahip olduğu çocuk veya çocukların velayeti kendisine verilmeyen eşin, diğer eşe çocukların eğitim ve bakım ihtiyaçlarını karşılamak adına kullanılmak üzere ödemekle yükümlü tutulduğu nafaka türüdür. İştirak nafakası türünde nafaka alınabilmesi için boşanma davası sonuçlanmış olup çocuk veya çocukların velayetini almamış yahut alamamış eşin, çocukların giderlerine “iştirak” etmesi, maddi gücü elveriyorsa iştirak nafakası talebi ile sağlanabilir.
Çocuk için ödenecek nafaka miktarı; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücü ile genel ihtiyaçlarına uygun olarak ana babanın mali durumları da gözetilmek suretiyle hakim tarafından MK m.4’teki hususlar da dikkate alınarak takdir edilir. (TMK m. 330) Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun varsa gelirleri de göz önünde bulundurulur.
Hakim, tarafların istekleri halinde irat şeklinde ödenmesine karar verilen iştirak nafakasının ileriki yıllarda ne miktar arttırılacağını da kararında belirtebilir. Hakim, iştirak nafakasının, her yıl TEFE/TÜFE, DİE, Döviz Artış Kuru, Altın Fiyatları endeksine göre arttırılacağını kararında belirtmek sureti ile sonraki yıllarda ödenecek nafaka miktarını da belirleyebilir.
İştirak Nafakası kural olarak çocuğun 18 yaşını doldurması, evlenmesi ya da TMK m.12 göre mahkeme kararı ile ergin kılınması sureti ile son bulur. Ancak çocuk ergin olmasına rağmen eğitim hayatına devam ediyorsa eğitim hayatı sonuna kadar iştirak nafakası ödenmeye devam edilir.
Yoksulluk Nafakası
Evliliğin boşanma kararı ile sona ermesi nedeniyle yoksulluğa düşecek olan eş lehine ve diğer eşin aleyhine hükmedilen nafaka türüdür. Süresiz nafaka türlerinden birisidir. Ancak, Nafaka alacaklısının evlenmesi, Taraflardan birinin ölümü durumunda kendiliğinden; yoksulluğun ortadan kalkması, nafaka alacaklısının evlenme olmadan fiilen evliymiş gibi başka birisi ile birlikte yaşama ve haysiyetsiz hayat sürme durumunda mahkeme kararı ile kaldırılabilir.
Aksi koşullar oluşmadıkça ödenmeye devam eder. Yoksulluk nafakası boşanma davasında veya yasal süresi içerisinde ayrı bir dava şeklinde açılması mümkündür. Boşanma davası esnasında istenmediyse boşanma davası kesinleştikten sonra en geç 1 yıl içinde istenmesi gerekmektedir. Hâkim yoksulluk nafakasına resen karar veremez talep esastır.
Nafaka borçlusu, nafaka bedelini ödemez ise nafaka alacaklısının şikâyeti üzerine ve kanundaki diğer şartlarında sağlanması durumunda nafaka ödenmemesi suçundan dolayı hapis cezası alır. Bu durumda nafaka borçlusu İcra ve İflas Kanunu 344. maddesine göre 3 aya kadar tazyik hapsine (disiplin hapsi) mahkûm edilecektir.
Yardım Nafakası
Bir kimsenin, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan altsoy ve üstsoyu ile kardeşlerine ödediği nafaka çeşididir. Boşanma davası veya evlilik ile bir ilişkisi yoktur. Hâkim, istem hâlinde, irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir.
Kimler Nafaka Alabilir?
-Ev hanımları
-Düzenli işi olmayanlar
-Sosyal güvencesi olmayanlar
-İşten çıkarılmış kişiler
-Yetim aylığı gibi geliri olmayanlar
-Eşinden daha az kusuru olanlar
-Bir gayrimenkule sahip olmayan ve bunlardan elde edilen geliri olmayanlar
-Asgari ücret ile çalışanlar nafaka alabilirler.
Nafaka Avukatlığı İstanbul
NAFAKA DAVASI NASIL AÇILIR?
Nafaka, boşanma davası sırasında istenebilir. Nafaka davası açabilmek için boşanma davası açmak şart değildir. Eski eş eğer evle ilgili yükümlüklerini yerine getirmiyorsa, evlilik birliği içerisinde de nafaka için dava açılabilir. Türk Medeni Kanununun 168. maddesi gereğince; boşanma ve ayrılık davalarında yetkili mahkeme eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir. Davada Aile Mahkemeleri görevlidir.
Nafaka İndirilmesi (Azaltma) Davası
Nafaka borçlusu kişinin mevcut hayat koşullarında meydana gelebilecek olumsuz yöndeki (maaş azalması, işten ayrılma, iş değişikliğinin doğurduğu gelir düşüşü) gibi nedenler üzerinden nafakanın azaltılması davası açılması hakkı kendisine verilmektedir. Bunun için nafaka azaltma davası açması ve durumu mahkeme huzurunda kanıtlaması gerekmektedir.
Nafaka Arttırma Davası
Nafaka alan kişi nafaka miktarının yeterli olmadığı durumlarda arttırma gidilmesini talep edebilmektedir. Nafakanın arttırılması davası herhangi bir süreye tabi olmayan davalardandır. Sadece nafaka alan kişinin giderlerinin arttığı, hayat standartlarının düştüğü ya da ekonomik şartların değişmesini neden olarak göstererek davayı açabilmektedirler. Ayrıca söz konusu davayı açacak kişiler, dava esnasında yıl içerisindeki nafaka artış oranlarının belirlenmesinin talep ederek sürekli olarak dava açma zorunluluğundan da kurtulabilmektedir.
Nafaka Kaldırılması (İptali) Davası
Mahkeme tarafından verilen nafaka ödemesi kararının kaldırılması hakkı da nafaka borçlusuna verilir. Nafaka alacaklısı tarafından nafaka ödemesini alabilmesi için söz konusu koşullara uyum oluşturmadığının belirlenmesi, nafaka borçlusunun nafaka iptali için dava açma hakkına sahip olabilmesine yol açar. Bu noktada nafaka borçlusu, nafaka alacaklısı olan eski eş tarafından belirli bir gelire sahip olunması, yeni bir işe giriş yapması, bir başka kişi ile evlilik kurması gibi pek çok etken halinde nafaka kaldırtma davası açma hakkı oluşmaktadır.
Nafaka Avukatlığı İstanbul | Nafaka Davası 2023