YABANCILAR VE VATANDAŞLIK HUKUKU

Şirketler Hukuku ve Ortaklar Arası Anlaşmazlıklar

Şirketler Hukuku ve Ortaklar Arası Anlaşmazlıklar

Ofisimiz yerli ve yabancı müvekkillere hukuki konularda düzenli danışmanlık hizmeti vermektedir. Birçok şirketin ticari hayatta bir avukata ihtiyacı bulunmaktadır.

Zira ticari hayatın kuralları, hukuk çerçevesinde işlemek zorunda olup hukuksuz işlemler nedeniyle şirketler çok ciddi boyutlarda hukuki ve cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalabilmektedir.

Bu bağlamda bir şirketin sadece davalarının değil tarafı olduğu her sözleşmenin, her işleminin bir avukatın gözetimi altında gerçekleştirilmesinde fayda vardır.

Bu sebeple çoğu şirket bu iş ve işlemlerin takibini outsource etme yoluna başvurmak suretiyle hukuk bürolarına vermekte, şirket avukatı olarak gerekli iş ve işlemleri bu bürolar yürütmektedir.

Bazı şirketler için ise avukat edinilmesi bir keyfiyet değil zorunluluk teşkil etmektedir.

Nitekim Avukatlık Kanunu madde 35’e göre; “Türk Ticaret Kanunu’nun 272 nci maddesinde ön görülen esas sermaye miktarının beş katı veya daha fazla esas sermayesi bulunan anonim şirketler ile üye sayısı yüz veya daha fazla olan yapı kooperatifleri sözleşmeli bir avukat bulundurmak zorundadır.

Bu fıkra hükmüne aykırı davranan kuruluşlara Cumhuriyet savcısı tarafından sözleşmeli avukat tayin etmedikleri her ay için, sanayi sektöründe çalışan on altı yaşından büyük işçiler için suç tarihinde yürürlükte bulunan, asgari ücretin iki aylık brüt tutarı kadar idari para cezası verilir.”

Buna göre ilgili maddede öngörülen şartları taşıyan şirketlerin bir şirket avukatı edinmeleri şarttır. Aksi takdirde idari para cezası öngörülmüştür.

Bilindiği üzere ticari işletmeler tek bir kişi ile kurulabileceği gibi birden fazla kişinin ortaklığı ile de kurulabilmektedir.

Ticaret hukuku kapsamında ortaklık ile ilgili her türlü hüküm, TTK’nın Üçüncü Bölümü kapsamında Ortakların Hak ve Borçları başlığı altında 593.-615. maddeler arasında düzenlenmiştir.

Özellikle sermaye ve maliyet paylaşımı açısından her bir taraf için kolaylık ve rahatlık sağlayan ticari ortaklık, tarafların menfaati ve güvencesi açısından hukuksal olarak ele alınması gereken kritik kavramların başında gelir.

İzah edildiği üzere ticaret ortaklıklarının kollektif ortaklık, komandit ortaklık, limited ortaklık, anonim ortaklık ve kooperatif olmak üzere farklı çeşitleri bulunmaktadır.

Kollektif ve komandit ortaklıklar daha çok şahıs ortaklıkları olarak bilinir ve bu ortaklıklarda sermayeden çok şahıs ağır basmaktadır.

Bundan ötürü de şahıs ortaklığının kurulmasında, devam etmesinde ve sona erdirilmesinde en önemli unsur insandır.

Bir diğer ortaklık türü de sermaye ortaklığıdır. Sermaye ortaklığına örnek olarak rahatlıkla anonim ve limited şirketler örnek verilebilir.

Sermaye ortaklıklarının şahıs ortaklıklarından en büyük farklı, yönetim, denetim ve temsil gibi unsurların kişilerde değil organlarda olması ve ortaklardan birinin iflası veya ölümü sonrasında ortaklığın sona erdirilmemesidir.

Bu bilgiler ışığında ticaret hukuku ortaklık kavramına özel kanun ve yasalar oluşturmuş ve yürürlüğe koymuştur.

Ortaklar arasında herhangi bir anlaşmazlık söz konusu olduğu takdirde ticari işletmenin hangi ortaklık türü ile kurulmuş olduğuna bakılır ve bahsi geçen ortaklık türüne yönelik belirlenmiş olan kanun ve yasalar devreye girer.

Ticaret hukukunda ortaklıklar arasındaki anlaşmazlıkların çözülmesi yolundaki en kritik gösterge, ortaklığa başlanmadan önce hükümleri belirlenen ve taraflarca imzalanan ortaklık ( şirket ana sözleşmesi) sözleşmesidir.

Doğabilecek her türlü anlaşmazlık ve ortaklar arasındaki çatışma, ana sözleşmede belirlenen maddeler ışığında incelenerek çözümlenmeye çalışılır.

Bununla birlikte Türk Ticaret Kanunu’nda bahsi geçen anlaşmazlıkları minimize etmek ve adaleti sağlamak adına ortaklık sözleşmeleri ile ilgili belirlenmiş kanunlar da tarafların haklarını korumaya yönelik olarak tasarlanmıştır ve anlaşmazlık durumunda başvurulması gereken diğer önemli etmenlerdir.

Ortakların kanunen belirlenmiş hak ve borçları arasında kazanca, zarara ve tasfiye sonucuna katılma ve rekabet etmeme gibi sorumluluklar ve denetleme ile gider, faiz ve ücret isteme hakkı gibi maddeler bulunmaktadır.

Şirketler Hukukundan ( Ticaret Kanununda) Doğan Davalar

Şirket ortaklığından çıkma ve çıkarılma davası,
Ortaklık çıkma payının istenmesine dair tazminat davası,
Şirket müdürlüğünden azil davası,
Şirket müdür ve yönetim kuruluna açılacak tazminat davaları,
Şirket denetçilerine karşı açılacak tazminat davaları,
Şirket bilgi ve belgelerinin incelenmesine izin verilmesi davaları,
Şirket Yönetim Kurulu ve Müdürlerinin açacağı tazminat davaları,
Tasfiye memurlarına karşı açılacak tazminat davaları,
Tasfiye memurlarının açacağı davalar,
Genel kurul kararlarının iptali davaları,
Şirketin feshi davaları,
Şirketin iflası davaları,
Ve diğer davalar,

Şirketler Hukuku ve Ortaklar Arası Anlaşmazlıklar

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu