Terekenin Tespiti Davası*2024
Terekenin Tespiti Davası*2024
Terekenin tespiti davası, bir kişinin vefatından sonra geride bıraktığı malvarlığının tam ve doğru bir şekilde belirlenmesi amacıyla açılan bir hukuki süreçtir. Bu dava, mirasçıların miras bırakanın tüm varlığını ve borçlarını tespit etmek için başvurduğu bir hukuki araştırma yöntemidir. Ayrıca, ölüm nedeniyle gerçekleşen tasarrufların (mirasçı atama, belirli mal bırakma, yedek mirasçı atama, artmirasçı atama, vakıf ve miras sözleşmeleri gibi) adalet açısından incelenmesine de yardımcı olabilir.
Terekenin tespiti davasının amacı, mirasçıların herhangi bir hak kaybına uğramadan miras bırakanın tüm malvarlığını ortaya koymaktır. Bu süreçte mirasçılar, miras bırakanın varlıklarını ve borçlarını doğru bir şekilde tespit etmek için gerekli bilgilere sahip olmayabilirler. Bu nedenle, terekenin tespiti davası açılarak miras bırakanın aktiflerinin (menkul ve gayrimenkuller, para vb.) ve pasiflerinin (borçlar ve masraflar) belirlenmesi amaçlanır. Pasifler, aktiflerden çıkarılarak tereke değeri hesaplanır.
Türk hukukunda, mirasçılar genellikle miras bırakanın ölümüyle miras bırakanın hakları, alacakları, diğer malvarlığı hakları, taşınır ve taşınmazlar üzerindeki zilyetlikleri gibi ayni hakları doğrudan kazanırlar. Bu duruma “külli intikal” denir ve mirasçılara herhangi bir ek işlem gerektirmeden miras bırakanın hakları geçer. Ancak bazı durumlarda mirasçılar, miras bırakanın tüm haklarını ve borçlarını bilemeyebilirler. Mirasçıların miras bırakanın tüm haklarını ve borçlarını belirlemek için terekenin tespiti davasını açmaları gerekebilir. Bu dava, mirasçıların adil bir şekilde miras hakkını talep etmelerine yardımcı olur.
Tereke, bir kişinin vefat ettiğinde geride bıraktığı malvarlığının bütününe verilen isimdir. Bu malvarlığı, ölen kişinin ölüm tarihine kadar sahip olduğu, mirasçılarına intikal edebilen mal, hak, alacak ve borçları içerir. Tereke iki ana bölümden oluşur: aktif ve pasif.
Aktif kısmı, miras bırakanın ölüm tarihinde sahip olduğu maddi varlıkları içerir. Bu, nakit para, taşınır ve taşınmaz mallar, araçlar, işletmeler, alacaklar gibi unsurları içerir. Pasif kısmı ise miras bırakanın ölüm tarihindeki borçlarını ve yükümlülüklerini temsil eder.
Tereke, hukuki açıdan mirasçılara geçebilecek her şeyi kapsar. Miras bırakanın ölümünden sonra artık yaşamadığı için kişisel hakları sona erer, ancak malvarlığı ve bu malvarlığına bağlı haklar devredilebilir. Terekenin tespiti davası, mirasçıların miras bırakanın ölüm tarihindeki malvarlığını ve bu malvarlığına bağlı hakları tam ve doğru bir şekilde belirlemek için başvurduğu bir hukuki araştırma yöntemidir.
Terekenin Tespiti Davası*2024
Terekenin tespiti davası, mirasçıların mirasın dağıtımı konusunda bir karar vermez. Bu dava sadece miras bırakanın terekesini kaydetmek ve belirlemek amacını taşır. Mirasın nasıl paylaşılacağına ilişkin karar ise genellikle mirasçılar arasında anlaşma veya mahkeme tarafından ayrı bir süreçte verilir.
Tereke, miras hukukuyla ilgili önemli bir kavramdır ve mirasçıların miras bırakanın ölüm tarihindeki malvarlığını doğru bir şekilde tespit etmelerini sağlar. Bu nedenle terekenin tespiti davası, mirasçıların haklarını korumak ve adil bir miras dağılımı için önemlidir.
Terekenin tespiti davası, mirasçıların miras bırakanın ölüm sonrası malvarlığını ve borçlarını doğru bir şekilde tespit etmek için başvurduğu hukuki bir süreçtir. Bu dava, mirasçıların mirasın nasıl bölüneceğine dair bir karar vermez; bunun yerine mirasçıların miras bırakanın terekesini resmi bir şekilde kaydetmeyi ve belirlemeyi amaçlar.
Terekenin tespiti davası iki temel sebep nedeniyle açılır:
Mirasçıların bilgisizliği: Ölen kişinin tüm malvarlığını ve borçlarını tam olarak bilmeyen mirasçılar için bu dava açılabilir. Mirasçılar, mirası kabul ettiklerinde potansiyel olarak borçlarla karşılaşabilirler ve bu nedenle terekenin tespit edilmesi gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu, mirasçılara miras bırakanın malvarlığını belirleme ve tereke defteri tutma hakkı tanır.
Terekenin korunması: Mirasçılar arasında terekeye ait malların veya hakların kaçırılma ihtimali varsa, diğer mirasçılar mahkemeden terekenin mühürlenmesini ve tereke defterinin tutulmasını talep edebilirler. Bu, terekenin güvence altına alınmasını sağlar.
Terekenin tespiti davası sürecinde, mahkeme veya Sulh Hukuk Mahkemesi hakimi tarafından terekeye ait malların ve hakların devlet tarafından korunması için çeşitli önlemler alınır.
Bu önlemler şunları içerebilir:
Tereke mallarının ve haklarının yazılması: Terekeye ait olan tüm mal ve hakların bir listesinin oluşturulması.
Terekenin mühürlenmesi: Tereke malvarlığının korunması için gerektiğinde terekenin mühürlenmesi.
Terekenin resmi olarak yönetilmesi: Terekenin düzenli bir şekilde kaydedilmesi ve yönetilmesi için gerekli adımların atılması.
Vasiyetnamenin açılması: Eğer miras bırakanın vasiyetnamesi varsa, bu vasiyetname mahkeme tarafından açılabilir.
Bu önlemlerle ilgili giderler, başvuran kişi tarafından karşılanır veya önleme hakimi re’sen karar verdiğinde devlet tarafından karşılanır.
Terekenin tespiti davası, mirasçıların miras bırakanın malvarlığını ve haklarını korumak ve adil bir miras dağılımı için önemli bir araçtır. Bu dava, miras hukukunda adaletin sağlanmasına yardımcı olur.
Terekeye eklenmesi mümkün olmayan haklar ve istisnalar aşağıda belirtilmiştir:
Haklar:
Kişilik Hakkı: Bir kişinin kişiliği, ölümünden sonra devredilemez ve mirasa dahil edilemez. Bu, kişisel itibar, onur ve mahremiyet gibi hakları içerir.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Haklar: Boşanma, velayet, nafaka gibi aile hukukuna ilişkin haklar, mirasa dahil edilmez.
Sözleşme İlişkisinde Tarafların Kişiliklerinin Önemli Olduğu Sözleşmeler: Vekalet, hizmet, eser sözleşmeleri gibi sözleşmelerde tarafların kişisel nitelikleri önemli olduğunda, bu tür haklar mirasa dahil edilmez.
Üst Hakkı ve Kaynak Hakkı Hariç Kişisel İrtifak Hakları: İntifa hakkı, sükna (oturma) hakkı gibi kişisel irtifak hakları, terekeye eklenmez. Ancak üst hakkı ve kaynak hakkı terekeye dahil edilebilir.
Destekten Yoksun Kalma Tazminatı: Bir kişinin ölümü nedeniyle destekten yoksun kalan kişilere ödenen tazminat, mirasa dahil edilmez.
Kıdem Tazminatı: İşçinin işvereninden aldığı kıdem tazminatı, terekeye eklenmez.
Ölüm Tazminatı: Sigorta poliçesi kapsamında ölüm tazminatı alan kişilerin bu ödeme, terekeye eklenmez.
Emeklilik İkramiyesi: Bir kişinin emeklilik veya işten ayrılma nedeniyle aldığı emeklilik ikramiyesi, terekeye eklenmez.
İstisnalar:
Üst hakkı ve kaynak hakkı: Üst hakkı ve kaynak hakkı gibi taşınmazlar üzerindeki belirli irtifak hakları, terekeye dahil edilebilir.
Terekenin tespiti davasını kimler açabilir?
Terekenin tespiti davası, miras bırakanın mirasçılarından herhangi biri tarafından veya tüm mirasçılar adına tereke temsilcisi tarafından açılabilir. Eğer bir mirasçı terekenin tespiti davası açarsa, diğer mirasçıların ayrıca dava açmasına gerek yoktur. Dava sonucunda tereke, tüm mirasçılar için geçerli olacak şekilde tespit edilir.
Terekenin tespiti davası çekişmesiz yargı işlerinden biridir, yani hasımsız olarak açılır. Bu nedenle, mirasçılardan her biri terekenin tespiti için dava açabilir. Aynı zamanda, diğer miras davalarının yargılaması devam ederken de terekenin tespiti davası talep edilebilir. Bu davalar, mirasçıların miras bırakanın malvarlığını doğru bir şekilde tespit etmelerine yardımcı olur ve mirasın adil bir şekilde dağıtılmasına katkı sağlar.
Terekenin tespiti davasının sonuçları şunlar olabilir?
Tereke Belirleme: Mahkeme, terekenin içeriğini ve değerini belirlemek için delil toplar. Bu süreçte, malvarlığı, mülkler, banka hesapları, borçlar ve diğer varlıkların detaylı bir envanteri oluşturulur. Sonuç olarak, terekenin tam bir kaydı ve belgesi oluşturulur.
Mirasçıların Belirlenmesi: Tereke belirlendikten sonra, mahkeme mirasçıları tespit eder. Mirasçılar, vefat eden kişinin kanuni mirasçıları veya varsa vasiyetnameye dayalı olarak belirlenebilir. Mahkeme, mirasçıların kim olduğunu ve mirası nasıl paylaşacaklarını belirler.
Mirasın Dağıtılması: Mahkeme, mirasçıların haklarını ve paylarını belirler. Bu aşamada, mirasın nasıl paylaşılacağına ilişkin hükümler verilir ve mirasçılara mirasın dağıtılması sağlanır.
Borçların Tahsili: Mahkeme aynı zamanda vefat eden kişinin borçlarının tahsili için gerekli adımları atabilir. Borçların ödenmesi, mirasın paylaşılmasından önce veya sonra gerçekleşebilir. Mahkeme, borçların hangi sırayla ve nasıl tahsil edileceğine karar verir.
Vasiyetnamenin Değerlendirilmesi: Eğer vefat eden kişinin bir vasiyetnamesi varsa, mahkeme bu vasiyetnamedeki hükümleri değerlendirir ve uygular. Ancak, vasiyetname hükümleri yerel miras hukuku kurallarına uygun olmalıdır.
Terekenin tespiti davası sonucunda, miras bırakanın malvarlığı ve borçları net bir şekilde belirlenir ve mirasçılar arasında mirasın adil bir şekilde dağıtılması sağlanır. Mahkeme, bu sürecin yasalara uygun bir şekilde yürütülmesini denetler ve mirasçıların ve alacaklıların haklarını korur.
Terekenin tespiti davasının süresi, mahkemenin iş yoğunluğuna, davayla ilgili delil toplama sürecine ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir. Her durumda, dava süresi belirsizdir ve davayı açan tarafların sabırlı olmaları gerekebilir.