MANŞET

Markanın Hükümsüzlüğü Davası | Marka İptali Ankara

Markanın Hükümsüzlüğü Davası | Marka İptali Ankara

Marka Nedir?

Bir ticari malı, herhangi bir nesneyi tanıtmaya, benzerinden ayırmaya yarayan özel ad veya işarete marka denir.

Markanın 3 temel işlevi vardır bunlar;

-Kaynak gösterme

-Garanti

-Reklam

Markaya ilişkin haklar, hukuk ve ceza davaları aracılığıyla korunmaktadır. Tescil yoluyla elde edilen marka hakkına ilişkin davanın açılabilmesi için marka hakkının diğer şahıslar tarafından ihlal edilmiş olması gerekmektedir. Marka tescilinin yapılmasından sonra kullanılması da esas kabul edilmiştir.

Marka Başvurusu

Türkiye’de marka başvurusu Türk Patent Enstitüsüne yapılmaktadır. Türk Patent Enstitüsü marka olarak kullanılmak istenen işaretin buna uygun olup olmadığını, başka markalarla benzerlik taşıyıp taşımadığını belirli süreçlerden geçirerek inceleyerek karara bağlamaktadır.

Marka Hakkının İhlal Edilmesi

Kanun’un 29. maddesinde marka hakkının ihlaline yol açan eylemler;

-Markanın İzinsiz Olarak Kullanılması

– Markayı Taklit Etmek

– Markayı veya Ayırt Edilemeyecek Kadar Benzerini Kullanmak

– Lisans Hakkının İzinsiz Genişletilmesi veya Devredilmesi

Marka hakkının ihlâli söz konusu ise farklı hukukî yollara başvurulabilir. Bu hukuki yollar; hukuk ve ceza davaları olarak ikiye ayrılmaktadır.

Marka İptali Nasıl Olur?

Patent hükümsüzlüğü davası ile Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi’ne müracaat edilmesi gerekir. Marka iptali söz konusu olduğunda ise Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından yapılacak inceleme ile bu işlemler gerçekleştirilir. Marka hükümsüzlüğü için dava açılması gerekirken bunun için Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi ‘ne dilekçe verilmesi sureti ile başvuru yapılır. Bu tür başvurularda marka hükümsüzlüğü için dava açılması gerekir. Mahkeme kararı olmadan markanın hükümsüz olduğu konusunda bir karar vermek söz konusu olmamaktadır.

MARKANIN HÜKÜMSÜZLÜĞÜ

KHK’nın beşinci kısmı olarak “Markanın Hükümsüzlüğü ve Marka Hakkının Sona Ermesi” başlığı altında düzenlenen markanın hükümsüzlüğü, KHK’nın 42. maddesinde sınırlı sayıda sayılan hükümsüzlük hallerinden birinin varlığı halinde, mahkemenin hükümsüzlük kararı vermesi ile marka tescilinin sicilden terkin edilmesi halidir. KHK’nın 42. Maddesi hükümsüzlük hallerini sıralayarak markanın hükümsüz sayılabilmesi için mahkeme kararı aramaktadır. Markanın hükümsüzlüğü davasının açılabilmesi için hükümsüzlüğü iddia edilen markanın kanuni usul ve kurallara uygun olarak tescil edilmiş olması gerekir. Tescil edilmemiş bir marka, 3 KHK’nın sağladığı marka koruması altında olmayacağından ilgili KHK’nın düzenlediği “markanın hükümsüzlüğü” müessesine konu olamaz.

Marka Tescili

Marka hukukunda marka hakkı ancak tescil yoluyla elde edilebilir. Kullanılacak markanın veya işaretin ürünün veya hizmetin bir unsuru olarak kullanılabilmesi ve tüm haklarının kullanan kişide olabilmesi için Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde marka tescil koruma başvurusunun yapılmış olması ve bu hakkın kazanılmış olması gereklidir. Bir markayı hangi ülkede korumak istiyorsak mutlaka o ülkede tescil ettirmek gerekir. Tescil edilen marka 10 yıl boyunca korunur.

Markanın Hükümsüzlüğü Davası

Markanın hükümsüzlüğü dava yolu ile gerçekleştirilebilecek bir husustur. Yani mahkeme kararı olmaksızın idari bir prosedürle bu mümkün olmaz. Bu dava da diğer tüm davalar gibi önemli usuli kurallara sahiptir.

Markanın Hükümsüzlüğü Davası | Marka İptali Ankara

Marka Hükümsüzlüğü Davası Nasıl Açılır?

Marka hükümsüzlüğü davaları marka reddi sebeplerinden biri veya birkaçı mevcut olmasına rağmen tescil edilen markanın hükümsüz kılınması için açılan davalardır. Marka hükümsüzlüğü davasını açacak olanlar markanın hükümsüz kılınmasında menfaati olan kişiler ile Cumhuriyet savcısı ve ilgili kamu kurum ve kuruluşlarıdır. Dava sicilde marka sahibi olarak kayıtlı bulunan kişilere veya bunların hukuki haleflerine karşı açılır. Kurumlar hükümsüzlük davalarında davalı taraf olarak gösterilemezler.

Markanın Hükümsüzlüğü Şartları

-Tescil edilmiş bir marka olmalıdır

-Kanunda yer alan hükümsüz kılınma nedenlerinden en az birisi söz konusu olmalıdır

-Markanın hükümsüz kılınması talepli dava açılmalı ve hakimin bu yönde karar vermesi gereklidir

Bu şartların kümülatif olarak söz konusu olması yani tamamının gerçekleşmesi gereklidir. Aksi halde bir markanın hükümsüz kılınması mümkün olmaz.

Hangi Hallerde Markanın Hükümsüzlüğüne Karar Verilir?

Sınai Mülkiyet Kanunu Madde 25’te düzenlenmiştir. Buna göre bir markanın SMK madde 5 ve SMK madde 6 da sayılan şartlardan birinin oluşması halinde hükümsüzlüğüne karar verilmektedir. İlgili maddeler incelendiğinde de görüleceği üzere SMK Madde 5’teki mutlak red nedenleri aynı zamanda marka başvurusunda Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından resen dikkate alınan,SMK Madde 6’daki nisbi red nedenleri ise taraflarca yayıma itiraz edilmesi halinde marka başvuru aşamasında dikkate alınan hususlardan olup sayılan bu hususlar marka tescil edildiyse hükümsüzlük sebebi olarak da öne sürülebilmektedir.

Markalar İçin Mutlak Red Nedenleri

556 sayılı KHK’nın 7. maddesinde düzenlenen mutlak ret sebepleri;

-5. madde kapsamına girmeyen işaretler,

-Aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer markalar

-Ticaret alanında cins, çeşit, vasıf, kalite, miktar, amaç, değer vb. hususları esas unsur olarak içeren markalar

-Meslek, Sanat veya Ticaret Grubu adları,

-Mala esas şeklini, asli değerini veren işaretler

-Halkı yanıltacak markalar,

-Paris sözleşmesinin 2. mükerrer 6. maddesi kapsamı dışında kalmış fakat kamuyu ilgilendiren, halka mal olmuş ve ilgili mercilerin izin vermediği markalar

-Tanınmış markalar,

-Dini değerler ve sembolleri içeren markalar,

-Kamu düzenine ve genel ahlaka aykırı markalar.

Nisbi Red Sebepleri

İtirazlar, 6. Madde kapsamında aşağıdaki nispi gerekçelere dayandırılabilir;

• Karıştırma ihtimali yaratan benzerlik,

• Bir ticari vekil veya ticari temsilci tarafından yapılan yetkisiz başvuru;

• Başvuru tarihinden veya varsa rüçhan tarihinden önce tescilsiz bir marka veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaret içeriyorsa;

• Paris Sözleşmesinin 1 inci mükerrer 6 ncı maddesi bağlamındaki tanınmış markalar ile aynı veya benzer nitelikte olması;

• Telif hakları veya ticaret unvanı gibi diğer sınai mülkiyet haklarını içermesi;

• Kişisel bir adın veya fotoğrafın izinsiz kullanımı gibi kişisel hakları içermesi;

• Başvuranın kötü niyeti.

Marka Hükümsüzlüğü Davasında Zamanaşımı

Bu davada 5 yıllık zamanaşımı süresi vardır. Sınai Mülkiyet Kanunu madde 25/6’ya göre; marka sahibi kişi, sonraki tarihli bir markanın kullanıldığını bildiği yahut bilmesi gerektiği halde bu duruma 5 yıl boyunca sesini çıkarmazsa marka hükümsüzlüğü davası açamaz. Açarsa zamanaşımı gerekçesi ile reddedilir.

Ancak burada bir istisna mevcuttur. Eğer sonraki tarihli markanın tescilinde kötü niyet söz konusu ise 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolmuş olması önem taşımaz.

Marka Hükümsüzlüğü Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme

Patent hükümsüzlüğü davası Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi aracılığı ile görülür. Bu mahkemenin olmaması durumunda ise Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir: Yetkili mahkeme ise davalı veya davacının yerleşim yeri mahkemesi olabilir. Bunun yanında hukuka aykırı fiilin olduğu mahkeme ya da kurum merkezinin bulunduğu yer mahkemeleri de yetkili olabilmektedir.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu