Defter Tasdik Ettirmeden KDV İndirimi
Defter Tasdik Ettirmeden KDV İndirimi
T.C.
DANIŞTAY
Dokuzuncu Daire
Esas No : 2003/3279
Karar No : 2005/582
Özeti: 2000 yılı için herhangi bir defter tasdik ettirmeden, bu yıla ilişkin işlemlerini eski unvanını taşıyan şirketin 1999 yılına ait
yevmiye defterinde 2000 yılı için ara tasdik yaptırmadan takip eden yükümlünün, katma değer vergisi indirimlerinin kabul edilmeyeceği hakkında.
Temyiz İsteminde Bulunan: Ürgüp Malmüdürlüğü/NEVŞEHİR
Karşı Taraf :… Turizm Madencilik ve Tarım Ürünleri Ticaret Ltd.Şti.
İstemin Özeti : 2000/Mayıs-Aralık dönemleri için re’sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle açılan davayı;
inceleme sırasında ve inceleme raporunda yükümlü şirketin alışları ile ilgili olarak herhangi bir tespit ve eleştiri yapılmadan
sadece yevmiye defterinin tasdiksiz oluşundan hareketle yapılan cezalı tarhiyatta isabet görülmediği gerekçesiyle
kabul eden Kayseri Vergi Mahkemesi’nin 9.6.2003 tarih ve 2003/616 sayılı kararının; tasdiksiz deftere yapılan kayıt,
yasal deftere kayıt anlamına gelmeyeceğinden, salınan verginin ve kesilen cezanın yasal olduğu,
düzenlenen vergi inceleme raporu ile yükümlünün,
kredi kartı hasılatını da kayıt dışı bıraktığı tespit edilerek cezalı tarhiyat yapıldığı halde Vergi Mahkemesince
bu hususla ilgili olarak herhangi bir hüküm tesis edilmediği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Danıştay Savcısı Cavit Zeybek’in Düşüncesi: Katma değer vergisi indiriminden faydalanabilmek için
kayıtların kanuni defterde yer almasının gerekmesi, bu duruma göre yazılan karşı oyun göz önüne alınmasının icap etmesi karşısında,
davanın kabulü hakkındaki vergi mahkemesi kararının bozulması gerekir.
Tetkik Hakimi Güneş Kurtoğlu Karacık’ın Düşüncesi:
Dosyanın incelenmesinden, yapılan inceleme ile yükümlü şirketin 2000 yılında kullanmak üzere herhangi bir defter tasdik ettirmediği,
bu yıla ilişkin işlemlerinin … Bil Turizm İnşaat Mad. ve Tar. Ür. Tic. Ltd.Şti’ne ait 1999 yılına ilişkin yevmiye defterinde
2000 yılına ilişkin olarak ara tasdik yaptırılmadan takip ettiğinin ve bu durumun da yükümlü şirket yetkilisince;
“2000 yılına ilişkin işlemlerinin 1999 yılına ait şirketlerinin önceki unvanını taşıyan yevmiye defterinde takip edildiği” belirtilerek
kabul edildiğinin tespiti üzerine 2000 yılında yükümlü şirketin Vergi Usul Kanunu hükümlerine uygun şekilde
yasal defter tutmadığı ve tasdik ettirmediğinden bahisle bu yılda indirim konusu yaptığı katma değer vergilerinin reddedildiği anlaşılmıştır.
Olayda, yapılan inceleme ile yükümlü şirketin 2000 yılına ilişkin olarak herhangi bir defter tasdik ettirmeden,
bu yıla ilişkin işlemlerini eski unvanını taşıyan şirketin 1999 yılına ait yevmiye defterinde 2000 yılı için
ara tasdik yaptırmadan takip ettiği anlaşıldığından, bu yılda indirim konusu yapılan katma değer vergilerinin reddinde isabetsizlik görülmemiştir.
Ayrıca Vergi Mahkemesince, yükümlü şirketin kendi adına tasdik edilmemiş deftere kayıt yapması nedeniyle
katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yapılan cezalı tarhiyat haricinde kalan diğer matrah kalemleri için
yapılan cezalı tarhiyat hakkında karar verilmemesinde de isabet bulunmadığından, Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
İstem; yükümlü şirket hakkında düzenlenen vergi inceleme raporu ile 2000 yılına ilişkin olarak herhangi bir defter tasdik ettirmediği ve
kayıt dışı hasılatının bulunduğunun tespiti üzerine 2000/Mayıs-Aralık dönemleri için re’sen tarh edilen
vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle açılan davayı kabul eden Vergi Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasına ilişkindir.
Olayda her ne kadar Vergi Mahkemesince uyuşmazlığın, sadece yükümlü şirketin 2000 yılına ait yevmiye defterinin tasdiksiz olması nedeniyle
ilgili yılda indirim konusu yaptığı katma değer vergileri kabul edilmeyerek yapılan cezalı tarhiyata ilişkin olduğu kabul edilerek karar verilmişse de;
dosyanın incelenmesinden uyuşmazlığın, kredi kartı kabul edilmek suretiyle elde edilen hasılatın beyan dışı bırakılması,
2000/Haziran dönemine ait katma değer vergisi beyannamesinde 99.450.000TL, 2000/Aralık dönemi katma değer vergisi beyannamesinde de 3.821.550.000 TL. tutarındaki hesaplanan
katma değer vergilerinin indirimlerden mahsup edilmeyerek sonraki döneme devreden katma değer vergisinin artırılması ve
2000 yılına ilişkin olarak herhangi bir defter tasdik ettirilmemesi nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Yükümlü şirketin, kredi kartı ile yapmış olduğu satışları hasılat kaydetmeyerek noksan beyanda bulunduğu ve
bazı aylarda katma değer vergilerini mahsup işlemine tabi tutmayarak sonraki döneme devretmek suretiyle
o dönemlerde indirilecek katma değer vergisini yüksek gösterdiği saptandığından,
bu hususlara ilişkin olarak hesaplanıp tarh edilen matrah kalemleri hakkında herhangi bir hüküm tesis etmeden tarhiyatı kaldıran temyiz konusu Mahkeme kararında bu yönden isabet bulunmamaktadır.
2000 yılına ilişkin muhasebe işlemlerinin tasdiksiz deftere kaydedilmesi nedeniyle katma değer vergisi indirimlerinin kabul edilmemesinden doğan matrah kalemine gelince;
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29. maddesinin l/a bendinde, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemleri üzerinden
hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak
kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri,
aynı Kanunun 34. maddesinin 1. bendinde de, yurt içinden sağlanan mal veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin,
alış faturası veya benzeri vesikalar ve gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmek ve bu vesikalar kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Bu hükümler karşısında, katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için indirim konusu yapılacak
verginin fatura veya benzeri belgeler ile gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmesi ve sözkonusu belgelerin kanuni defterlere kaydedilmiş olması gerekmektedir.
Bu maddede sözü edilen kanuni defterlerin neler olduğu, bu defterlerin tasdik ettirilmesinin mecburi olduğu,
tasdik zamanı, tasdik makamı ve tasdik şekli 213 sayılı Vergi Usul Kanununda ayrıntılı olarak açıklanmış olup,
aynı Kanunun 30/3. maddesinde de bu Kanuna göre tutulması mecburi olan defterlerin hepsi veya bir kısmının tutulmamış veya tasdik ettirilmemiş veya
vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara herhangi bir sebeple ibraz edilmemiş olması halinde vergi matrahının tamamen veya kısmen defter,
Defter Tasdik Ettirmeden KDV İndirimi
kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tesbitinin mümkün olmadığı kabul edilmek suretiyle bu durumun resen takdir sebebi olduğu açıklanmıştır.
Bu hükümler birlikte incelendiğinde, yükümlülerin kendi adlarına defter tasdik ettirmemeleri,
kanuni defterlerin tasdiksiz olması, katma değer vergisi açısından indirimlerin kabul edilmemesi sonucunu doğurmaktadır.
Olayda, yapılan inceleme ile yükümlü şirketin 2000 yılına ilişkin olarak herhangi bir defter tasdik ettirmediği,
bu yıla ilişkin işlemlerin … Bil Turizm İnşaat Mad. ve Tarım Ür.Tic. Ltd.Şti.’ne ait 1999 yılı yevmiye defterinde 2000 yılına ilişkin olarak ara tasdik yaptırılmadan takip edildiği,
bu durumun da şirket yetkilisince kabul edildiği anlaşıldığından, yükümlü şirketin ilgili yılda indirim konusu yaptığı
katma değer vergilerinin kabul edilmesi mümkün olmayıp, Vergi Mahkemesince aksi yönde verilen kararda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, Kayseri Vergi Mahkemesi’nin 9.6.2003 tarih ve 2003/616 sayılı kararının bozulmasına 16.3.2005 tarihinde oybirliği ile karar verildi.