Suç ve Cezada Kanunilik Danıştay Kararı
Suç ve Cezada Kanunilik Danıştay Kararı
Danıştay Kararı E.2017/618 – Elektronik Ortamda Tebligat – Suç ve Cezada Kanunilik
T.C.
DANIŞTAY
Vergi Dava Daireleri Kurulu
Esas No : 2017/618
Karar No : 2017/521
Özeti: 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 107/A maddesine dayanılarak,
elektronik ortamda tebligata ilişkin usul ve esasları belirlemek amacıyla yayımlanan 456 sıra no’lu Genel Tebliğin,
ceza hükümlerine ilişkin bölümünün, “suç ve cezada kanunilik ilkesi”ne aykırı olduğu hakkında.
Temyiz Eden: Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı
Vekili : Av. …
Karşı Taraf : Maliye Bakanlığı
Vekili : Av. …
İstemin Özeti: Dava; 27.8.2015 tarih ve 29458 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan
456 Sıra No.’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin iptali istemiyle açılmıştır.
Danıştay Dördüncü Dairesi,
23.5.2017 gün ve E:2015/9443, K:2017/4748 sayılı kararıyla; Anayasaya aykırılık iddiasının ciddi görülmeyerek işin esasına geçildiği,
Tebliğin dayanağı 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 107/A maddesi de Maliye Bakanlığına,
vergi dairelerince düzenlenen ve muhataplarına andan Kanun hükümlerine göre
tebliği gereken evraklara ilişkin olarak elektronik ortamda yapılacak tebliğle ilgili her türlü teknik altyapıyı kurma veya
kurulmuş olanları kullanma, tebliğe elverişli elektronik adres kullanma zorunluluğu getirme ve kendisine elektronik ortamda tebliğ yapılacakları ve
elektronik tebliğe ilişkin diğer usul ve esasları belirleme yetkisi verildiği,
dava konusu Tebliğ de elektronik ortamda yapılacak tebliğle ilgili teknik altyapının kurulduğu,
tebliğe elverişli elektronik tebligat adresinin Başkanlık tarafından internet vergi dairesi bünyesinde oluşturulduğu,
elektronik adres kullanma zorunluluğu getirilen ve kendisine elektronik ortamda tebliğ yapılabilecek olanların;
a) Kurumlar vergisi mükellefleri,
b) Ticari, zirai ve mesleki kazanç yönünden gelir vergisi mükellefiyeti bulunanlar
(Kazançları basit usulde tespit edilenlerle gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçiler hariç),
c) İsteğe bağlı olarak kendilerine elektronik tebligat yapılmasını talep edenler olduğu,
kurumlar vergisi ile gelir vergisi mükelleflerinin ve isteğe bağlı olarak kendilerine elektronik tebligat yapılmasını talep edenlerin
bildirimi ve elektronik tebligat adresi edinmesine ilişkin esaslara yer verildiği, internet vergi dairesi kullanıcı kodu,
parola ve şifresi edinme ile ilgili Tebliğ ekinde yer alan Elektronik Tebligat Talep Bildirimi ile bildirimde bulunan
mükelleflere vergi dairesince, müracaat anında sistemden üretilecek internet vergi dairesi kullanıcı kodu,
parola ve şifreyi ihtiva eden kapalı bir zarf verileceği, şifre zarfının mükellef veya yetkili kişiye tesliminde tutanak düzenleneceği,
213 sayılı Kanun hükümlerine göre tebliği gereken evrakın,
elektronik imza ile imzalanacağı ve vergi dairesi adına Gelir idaresi Başkanlığı tarafından muhatabın elektronik tebligat adresine iletileceği,
elektronik tebligat sistemine internet vergi dairesi üzerinden erişileceği, internet vergi dairesi kullanıcı kodu,
parola ve şifresine sahip olan gerçek ve tüzel kişilerin şifreleriyle elektronik tebligat adreslerine ulaşacakları,
internet vergi dairesi kullanıcı kodu, parola ve şifresi olmayan gerçek kişilerin ise sisteme her girişte yapılan kimlik doğrulaması ile elektronik tebligat adreslerine erişecekleri,
Kanunun 107/A maddesi gereğince, elektronik imzalı tebliğ evrakının muhatabın elektronik ortamdaki adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda tebliğ edilmiş sayılacağı,
olay kayıtlarının işlem zaman bilgisi eklenerek erişebilir şekilde arşivlerde otuz yıl süreyle saklanacağı,
hesaba erişim bilgilerinin iletimi ile sisteme erişimin güvenli bir şekilde yapılması için gerekli tedbirlerin Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından alınacağı,
talep halinde elektronik tebligata ilişkin delil kayıtlarının ilgilisine veya yetkili mercilere sunulacağı,
zorunlu veya ihtiyari olarak elektronik tebligat sistemine dahil olanların;
tüzel kişilerde ticaret sicil kaydının silindiği (nevi değişikliği ve birleşme halleri dahil) tarih itibariyla, elektronik tebligat adresinin kapatılacağı,
gerçek kişilerde ise, ilgilinin ölümü veya gaipliğine karar verildiğinin idare tarafından tespit edildiği
durumlarda ölüm/karar tarihi itibariyla ilgilinin elektronik tebligat adresinin re’sen kapatılacağı,
bunun dışında sistemden çıkılmasının mümkün olmadığı, muhatabın Elektronik Tebligat Talep Bildirimini süresinde,
tam ve doğru olarak vergi dairesine beyan etmekle, bildirimde belirtilen tüm şartlara riayet etmekle,
beyan edilen bilgilerde meydana gelecek değişiklikleri öncesinde veya en geç değişiklik tarihinde vergi dairesine bildirmekle,
sistem kullanımına ilişkin olarak kendisine verilmiş olan kullanıcı kodu,
parola ve şifre gibi bilgileri korumakla, üçüncü kişilerle paylaşmamakla ve başkasına kullandırmamakla,
sözü edilen bu bilgilerin istenmeyen şekilde üçüncü kişilerin eline geçtiğinin tespit edilmesi halinde derhal vergi dairesine bilgi vermekle yükümlü oldukları,
elektronik tebligat sistemine dahil olması zorunlu olanlardan bu Tebliğ ile getirilen yükümlülüklere uymayanlar için
Kanunun 148, 149 ve mükerrer 257’nci maddeleri uyarınca, Kanunun mükerrer 355’inci maddesindeki cezai müeyyidenin uygulanacağı,
Kanun hükümlerine göre tebliği gereken evrakın muhataplara elektronik tebligat sistemi ile tebliğ edilebileceği gibi
Kanunda yer verilen diğer tebligat hükümlerine göre de tebliğ edilebileceği,
bağlı vergi dairesi müdürlüklerinde (mal müdürlükleri) elektronik tebligat sistemine teknolojik uyum çalışmaları devam etmekte olduğundan,
bağlı vergi dairesi müdürlükleri mükelleflerinin Tebliğ kapsamında bulunmadığı düzenlemelerinin getirildiği,
söz konusu düzenlemeler ile davalı idarenin,
213 sayılı Kanunun kendisine verdiği yetkiyi kullanarak hızla derleyen teknolojik gelişmelere kamu kurumlarının da uyum sağlayabilmesi
ve bilgi teknolojilerinin kullanımının yaygınlaştırılarak vergi idaresinin daha etkin bir biçimde görev yapmasını amaçladığı,
elektronik tebligat de hizmet kalitesinin arttığı, tebliğ edilen belgenin içeriğinin başkaları tarafından değiştirilemeyeceğinin garanti edildiği,
böylece bilgi güvenliği sağlanarak kişisel verilerin korunduğu,
güvenilir olduğu, fiziki ortamda haftalarca süren tebligat işleminin, elektronik tebligat sistemi de saniyeler içinde gerçekleştirilebildiği,
elektronik tebligat sisteminde tebligatın ne zaman yapıldığı,
gönderen kurumun ve alıcının kim olduğu, gönderden tebligatın ve eklerinin ne olduğu hususlarının görüntülenebildiği,
dolayısıyla bu konularda ihtilafa yer bırakılmadığı,
fiziki ortamda yapılan tebligatlar ücretli iken elektronik tebligat de yapılan tebligatlarda herhangi bir masraf bulunmadığından
bütçeye katkısı olduğu, elektronik tebligat sistemiyle yapılan tebligatların kâğıt,
zaman ve enerji tasarrufu sağladığı, elektronik tebligat uygulaması de vergi mükelleflerinin vergi işlemlerinden
daha hızlı haberdar olacağı, sistem de tebliğ işlemlerinde karşılaşılan bir takım sorunlar ortadan kaldırılarak,
usule ilişkin hatalar nedeniyle vergi alacağının tahsil edilmesinde yaşanabilecek problemlerin giderilmeye çalışıldığı,
elektronik ortamda yapılacak tebligatın, fiziksel tebligat yöntemlerine göre daha güvenli ve hızlı olacağı,
Tebliğde, elektronik verilere ulaşma kolaylığı ve elektronik ortamın delil oluşturmadaki etkisi gözetilerek
elektronik verilerin otuz yıl süre de saklanacağı düzenlemesi de idarenin denetimi ve tebliğe ilişkin belgelerin ispatının kolaylaştırıldığı,
kanun hükümlerine göre tebliğ gereken evrakın muhataplarına elektronik tebligat sistemi de tebliğ edilebileceği gibi
diğer tebligat hükümlerine göre de tebliğ edilebileceği düzenlemesi de elektronik tebligat sisteminde karşılaşılabilecek aksaklıkların giderilmesi ve
yaşanabilecek hak kayıplarının önlenmesinin sağlandığı, öte yandan, ilgililer hakkında Tebliğin uygulanması dolayısıyla
tesis edilecek tüm işlemlerin yargı denetimine tabi olduğu da göz önünde bulundurulduğunda,
Tebliğde yer alan genel nitelikli düzenlemelerin üst hukuk normlarına aykırı bir yönünün bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir.
Davacı tarafından;
dava konusu Tebliğle getirilen düzenlemelerin mahkemeye erişim hakkı ve dolayısıyla
adil yargılanma hakkına yönelik bir müdahale olduğu, hakkında tesis edilen işlemi öğrenme imkanı bulunmayan muhatabın
idareye başvurma ya da dava açma hakkım kullanamayacağı, elektronik ortamda yapılan tebligata bağlanan sonuçlar nedeniyle
anılan kuralların kanun yoluna başvurmayı önemli ölçüde engellediği, 213 sayılı Kanunun 107/A maddesinin Anayasaya aykırı olduğu,
isteğe bağlı olarak sisteme girenlerin de sistemden ayrılamamalarının, verilen yetkinin aşılması anlamına geldiği,
Tebliğle, Kanunun açıkça düzenlemediği bir fiil için ceza ihdas edilemeyeceği ileri sürülerek kararın bozulması istenmiştir.