Yabancı Uyruklu Eşten Boşanma
Yabancı Uyruklu Eşten Boşanma
Yabancı Uyruklu Eşten Boşanma Sürecinde Karşılaşılan Teknik ve Hukuki Sorunlar
Yabancı Uyruklu Eşlere karşı başlatılacak boşanma davası önemli teknik ve hukuki sorunları beraberinde getirmektedir. İstanbul’da oldukça fazla görülen yabancı uyruklu kişilerle evlenme durumu doğal sonuç olarak. İstanbul’da yabancı eşe karşı boşanma davası sayısını da arttırmaktadır.
Yabancı uyruklu bir kişiyle evli olan Türk vatandaşları özellikle yabancı uyruklu eşlerinden boşanmak istediklerinde ciddi, yıpratıcı ve zaman kaybettirici teknik ve hukuki sorunlar ile karşılaşabilmektedirler.
İstanbul ilinde yabancı uyruklu kişiler ile evli olan Türk vatandaşlarının sayısının çok olduğu düşünülünce İstanbul’da bu tip sorunlar ile karşılaşan kişilerle sayısı da normalden fazla olmaktadır.
Yabancı uyruklu kişi ile evli olan bir Türk vatandaşının ilk karşılaştığı sorun, yabancı uyruklu eşin habersiz olarak evi terk ederek ülkesine geri dünmüş olması ve adresinin bilinmiyor olmasıdır.
Böyle bir durumun yarattığı teknik ve hukuki sorun kendisini boşlanılmak istenen yabancı uyruklu eşe mahkeme aracılığıyla boşanma davasının tebliği aşamasında göstermektedir. Yabancı uyruklu eşin adresinin bilinmiyor olması ve eşin yabacı uyruklu olması nedeniyle yurt dışına tebligat yapılmak zorunda kalınması gibi teknik ve hukuki sorunlar nedeniyle boşanma davası tahminden çok uzayabilmektedir.
Özellikle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun getirmiş olduğu yeni yargılama usulü nedeniyle davalı yabancı uyruklu eşe önce dava dilekçesinin tebliğ edilmeye çalışılması, ondan sonra da ön inceleme duruşma gününün tebliğ edilmeye çalışılması, arkadan her şey yolunda giderse mahkemece verilen boşanma kararının da kararın kesinleştirilebilmesi için davalı yabancı uyruklu eşe tebliğ edilmesi gerekliliği düşünülünce zaman konusu oldukça önemli bir sorun haline gelmektedir.
Yabancı uyruklu eşten yurtdışında boşanacak olan kişiler, boşanmanın o ülkede kesinleşmesinden sonra Türkiye’de tanıma ve tenfiz davası açmaları gerekir. Boşanma işlemleri için özellikle yabancı uyruklu bireyden boşanma da bir avukatla görüşülerek işlem yapılması taraflar için yararlı olacaktır. MÖHUK 13. Maddesi evlilik ve genel hükümlere yer verirken, aynı kanunun 14. Maddesi ise boşanma ve ayrılık hükümlerine yer vermektedir.
Bahsi geçen maddelere göre “boşanma ve ayrılık sebepleri hükümleri eşlerin müşterek milli hukukuna tabidir” şeklindedir. Eşlerin ayrı vatandaşlıkta bulunması durumunda uygulanacak olan hukuk müşterek ikametgahın bulunduğu hukuk eğer müşterek ikametgahın bulunmadığı takdirde müşterek mutad meskenleri hukuku bunun da bulunmaması halindeyse Türk Hukuku olacaktır.
Boşanma davası için görevli mahkeme aile mahkemesidir. Davanın açılması gereken yer olarak kanun koyucu eşlerin birlikte ikamet ettikleri yerdeki aile mahkemesini öngörmüştür. Ancak eşlerin ikametgahının bulunduğu yerde aile mahkemesi yoksa boşanma davası asliye hukuk mahkemesinde açılacaktır. Yani genel yetki kuralları olmuş olacaktır.
TMK 168. Maddesi gereği boşanma davası çekişmeli boşanma şeklindeyse yetkili mahkeme eşlerden birisinin yerleşim yeri mahkemesi veya son 6 aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesi olacaktır.
Boşanma davası eğer anlaşmalı boşanma şeklinde açılacaksa yetkili mahkeme problemi oluşmayacaktır. Taraflar dilediği yer mahkemesinde davayı açabilme hakkına sahiptir.
Türkiye’de ikametgahı bulunmayan Türk vatandaşlarındaysa kişi hallerine ilişkin davalar varsa ikamet ettikleri ülke mahkemesinde açılmadığı ya da açılamadığı durumu varsa Türkiye’de yer yönünden yetkili mahkemede, bunun bulunmaması halinde kişinin mutad olduğu yer, Türkiye’de mutad olduğu yer yoksa Türkiye’deki son ikametgahının bulunduğu yer mahkemesinde, eğer onun da bulunmadığı hali söz konusuysa Ankara, İstanbul veya İzmir mahkemelerinden birisinde açılacaktır.
Açılacak olan boşanma davasının türüne, dava sürecinin avukat aracılığıyla yürütülüp yürütülmediğine göre boşanma davasının süresi farklılık göstermektedir.
Özellikle anlaşmalı veya çekişmeli olması ve avukat aracılığıyla olup olmadığı süreler önemli ölçüde kısalıp uzayabilecektir. Bu nedenle her ne kadar bu süreçlerde avukat zorunlu değilse de sürenin kısalması, işleyişi ve hak kayıplarının meydana gelmemesi için avukat aracılığıyla yapılması daha yararlı olacaktır.
Yabancı ülke mahkemesi tarafından verilen boşanma kararının Türkiye’de geçerli olabilmesi tanıma ve tenfiz işlemlerinin gerçekleşmesine bağlıdır. Tanıma ve tenfiz olmadan boşanma Türkiye’de direkt olarak geçerli olamayacaktır. Tanıma ve tenfiz gerçekleşmezse tarafların kağıt üzerinde evliliği devam eder dolayısıyla yabancı mahkeme kararı geçerli olmayarak Türkiye’de hüküm ve sonuç doğurmayacaktır.
Yabancı ülke mahkeme kararlarının Türkiye’de tanınabilmesi için taraflardan herhangi birinin Türkiye’de yaşıyor olması gerekir. Kendisi veya avukatı aracılığıyla başvuru yaparak dava açması gerekir. Yurtdışında yaşayan tarafa ise tebligat yapılarak davadan haberdar olması sağlanacak ve davaya kendisinin veya avukatının katılması için haberdar edilecektir. Katılmama durumundaysa gıyaben tanıma işlemiyle karar alınmaktadır.
Yabancı taraf kendisi veya avukatı mahkemeye katılmazsa, mahkeme tanık dinleyerek dav konusu olan mahkeme kararının apostil şerhi yani bir belgenin gerçekliğinin tasdik edilerek yasal olarak başka ülkede kullanılmasını sağlayan belgeyle tercümesi yapılmış olan yabancı mahkeme kararına ilişkin tanıma ve tenfiz kararını vermesi gerekir.
Tenfiz kararı verildikten sonra yabancı ülke mahkemesinde yapılan boşanma işlemi Türkiye’de de tanınmış olacaktır.
Yabancı uyruklu eşten boşanma halinde vesayet için önemli olan çocuğun menfaatidir. Bu şekilde açılacak boşanma davasında çocuğun menfaatlerinin kendisiyle yaşaması yönünde olduğu şeklinde hakim kanaat oluşturması gerekir.
Biz İstanbul Boşanma Avukatı olarak özellikle Tebligat Kanunu’ndan kaynaklana bazı yasal imkanları kullanarak bu yurt dışı tebligat sürecinin daha kısa ve daha sonuç alınabilir bir şekilde müvekkil lehine sonuçlanması için gerekli çalışmayı yapmaktayız.
Yabancı uyruklu eş ile evlenmenin, boşanma sürecinde bir kabus haline dönüşmesi hukuken ve teknik olarak üzerinde çalışılması gereken hassas bir konudur.
Bu problemin aşılmasında Asal Hukuk Danışmanlık Bürosu olarak Tebligat Kanunu’ndan kaynaklanan imkanlar kullanılarak müvekkil için en hızlı ve sonuca yönelik çalışma yapılmakta ve müvekkile bu konuda tüm bilgi aktarımı yapılmaktadır.
Yabancı Ülkede Boşanma Kararının Türkiye’de Tanınması
Yurtdışında alınmış olan mahkeme kararları kural olarak Türkiye’de geçerli değildir. Yabancı ülkede boşanma kararı olsa dahi Türkiye’de eşler yasal olarak evlidirler ve eşin mirastan pay alması gibi evliliğin hukuki sonuçları doğacaktır.
Yabancı ülkede alınmış boşanma kararının Türkiye’de geçerli olabilmesi için, tanıma ve tenfiz davası açılması gerekmektedir. Dava açılması ile yurt dışında olan tarafa tebligat yapılır. Davadan haberdar olması sağlanır. Duruşmalara gelip katılmasa da gıyabında karar verilebilir.
Yabancı ülke apostil şerhi onaylı boşanma kararı, Türkçeye çevrilerek dava dosyasına eklenir. Mahkeme dosyayı inceleyerek, gerekli gördüğünde tanık dinleyerek karar verir ve tanıma tenfiz işlemi gerçekleşir.
Tüm bu işlemlerin en kısa ve doğru bir şekilde gerçekleşebilmesi için Asal Hukuk Danışmanlık Bürosu olarak müvekkillerimizin boşanma kararının Türkiye’de tanıma ve tenfiz imkanını sağlamaktayız. Özellikle yurt dışında yaşayan taraf veya tarafların Türkiye’de işlemlerini avukatları ile yapması en sağlıklı sonucu getirmektedir.
Yurt dışında alınmış boşanma kararının tarafı veya taraflarının Türk vatandaşı olmaları ve bu husustaki şartları taşınması halinde Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 27/A maddesi uyarınca, dava açılmaksızın yurt dışında alınmış olan boşanma kararının nüfus müdürlüklerince, nüfus kütüğüne tescil edilmesi mümkün hale getirilmiştir.
Nüfus kütüğüne yapılacak tescil işlemleri, yurt dışında kararın verildiği ülkedeki dış temsilcilikler, yurt içinde ise Bakanlık tarafından belirlenen nüfus müdürlükleri tarafından yapılır.
Yabancı Uyruklu Eşten Boşanma