6306 Sayılı Kanun 6/A Maddesi Kaya şehir
6306 Sayılı Kanun 6/A Maddesi Kaya şehir
6306 Sayılı Kanun 6/A Maddesi ile Getirilen Tapuların Hazineye Devri ve Getirdiği Problemler Nelerdir?
Her gerçek ve tüzel kişinin, mal ve mülk dokunulmazlığına saygı gösterilmesini isteme hakkı vardır.
MADDE 35.– ‘’Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir. Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir. Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz. ‘’ Anayasamız 35. Maddesi de Mülkiyet hakkını korumuş ve ona yapılacak müdahaleleri çok sınırlamış, devletin müdahalesine karşı da korumuştur. Mülkiyet hakkı her şeyden önce bir temel haktır. Temel haklar ve özgürlükler; pozitif hukuk düzeni tarafından tanınmış ve güvence altına alınmış, devletin koruyup geliştirmekle yükümlü olduğu insan hakları olarak tanımlanmaktadır.
TMK 83. maddenin birinci fıkrası: “Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. ‘’ hükmünü içermekte ve mülkiyet hakkının kapsamını değerlendirmektedir.
Bu hükümler çerçevesinde korunan Anayasal mülkiyet hakkının , 6306 sayılı Kanunla sınırlandırıldığı, ‘’ afet ‘’ gerekçesi ile sınırlama getirildiği görülmektedir. Bu sınırlama, 6306 Sayılı Kanun 6/A maddesinde zirveye ulaşmış bulunmaktadır.
6306 Sayılı Kanun6/A maddesi, kanunun bir çok yerinde geçen ‘’ maliklerin rızası esastır, ‘’ Maliklerin anlaşma yapması esastır ‘’ gibi vurgulanan genel kurala önemli bir istisna getirmiş, ‘’ uygulamaların re ’sen yapılması ‘’ ilkesine geçiş yapmıştır . Bu maddenin uygulandığı yerlerde bakanlık maliklerin onayını almadan kendi inisiyatifi ile mülkiyete el konması dahil çok önemli yetkileri ele almıştır.
Burada özel mülkiyete konu arazi, bina ve diğer hakların kamulaştırma değil ‘’devletleştirme’’ ye benzer bir yöntemle Hazine’ye aktarıldığı görülmektedir.
6306 Sayılı Kanun 6/A Maddesi Kaya şehir
6/A Maddesi İçin Gerekli Şartlar:
1- Yıkılacak derecede riskli yapıların bulunduğu bir alan,
2- Veya Kendiliğinden çöken zemin, heyelan, su baskını, kaya düşmesi, yangın, patlama gibi sebeplere maruz kalan bir alan veya yapıların bulunduğu alan,
3- Bakanlık uygulama alanını tespit edecek,
4- Riskli Yapı masrafları Dönüşüm Projeleri Özel Hesabından karşılanacak,
5- Riskli Yapıların tek tek tespiti ile yapılarda risk durumu ilan edilecek, muhtarlıkta 2 gün askıda kalacak,
6- Bakanlık yapı sahiplerine itiraz için 2 gün verecek, itiraz olursa 3 gün içinde incelenecek
7- Bakanlık itiraz süresinden sonra tahliye için bir süre belirleyecek ( süre belirli değil, bakanlığın takdirindedir)
8- Uygulama alanındaki daha önceden malikler ve müteahhitler arasında yapılmış sözleşmeler bakanlığın kararı ile feshedilmiş olacak,
9- Bu alandaki satı vaadi sözleşmeleri feshedilmiş sayılacak,( Burada müteahhitlerle olan satış vaatleri mi yoksa müteahhitlerin ya da arsa sahiplerinin projeden gayrimenkul satın alan ya da alçak olan kişilerle olan satış vaadi sözleşmeleri de dahil mi, açık değildir)
10- Bakanlığın resen yazacağı yazı ile tapudaki şerhler fek edilecek,
11- Uygulama yapılacak alanda bulunan kamu kurum ve kuruluşlarına ait taşınmazlardan dönüşüm uygulamasına dâhil edilecek olanlar ile özel mülkiyete tabi diğer bütün taşınmazlar, Bakanlığın talebine istinaden Hazine adına tescil olunur. Yapılacak yeni yapılar için inşaat ruhsatı Hazine adına düzenlenir ve hak sahiplerine haklarına karşılık gelecek bağımsız bölümlerin devri yapılıncaya kadar kat irtifakı ile kat mülkiyeti Hazine adına kurulacak, Bu hüküm Kamulaştırma mı değil mi anlaşılamamaktadır. Anayasa’da bunu destekleyen bir hüküm bulunmamaktadır.
Bu ‘’ Devletleştirme’2 ye daha uygun görünmektedir.
12- Bakanlık maliklere ya da müteahhitlere sormadan yapılacak işyeri veya konutların m2 ve özelliklerini kendisi belirleyecek,
13- Hak sahiplerine verilecek işyeri veya konutun özelliklerinin belirlenmesinde mevcut durum ve yapılacak projedeki durum dikkate alınacak ( değer bazlı),
14- Değer olarak fazla bir değer verilmekte ise resen hak sahibi borçlandırılacak,
15- Hak sahibi kendisine uygun görülen bağımsız bölümü almaktan imtina ederse, mevcut yeni değer değil projeye başlanmadan önceki duruma göre değerleme yapılarak ona ait açılan bir hesaba bedeli yatırılacak,
16- Müteahhitlerin sözleşmeleri iptal olduğuna göre, onların mal sahipleri ile olan anlaşmasına göre alacakları bedel veya gayrimenkul payını bakanlık taahhüt etmemektedir,
17- Müteahhitlerle ‘’ mahsuplaşma’’ dan bahsedilmektedir. Mahsuplaşma hakkında detaylı bir açıklama bulunmamaktadır:
18- Mal sahipleri ile müteahhitler arasında var olan kira ödemeleri ödenmiş ise geri istenemeyecektir.
19- Kira dışındaki ‘’ taşınma masrafı’’, ‘’ imza bedeli ‘’ gibi mal sahiplerine ya da işgalcilere ya da kiracılara ödenmiş ödemelerin iade edilmesinin durumu tartışmalıdır.
20- Mal sahipleri tarafından müteahhitlere karşı açılan akdin feshi veya tazminat davaları hakkında hüküm bulunmamaktadır.
Burada bir Kamulaştırmadan da söz etmek mümkün değildir. Kamulaştırma da ya da acele kamulaştırmada bedel önceden belirlenir. Burada daha çok ‘’ devletleştirme ‘’ benzeri bir uygulamadan bahsetmek mümkündür.
6306 Sayılı Kanun 6/A Maddesi Kaya şehir
Stajyer İrem ÇELİK
Makale Yazarlığı İçin
Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere asalhukukdanismanlik@gmail.com adresine gönderebilirler.