Yürütmenin Durdurulması
Yürütmenin Durdurulması
Madde 27 –
Danıştay’da veya idari mahkemelerde dava açılması dava edilen idari işlemin yürütülmesini durdurmaz.
Danıştay veya idari mahkemeler, idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda, davalı idarenin savunması alındıktan veya savunma süresi geçtikten sonra gerekçe göstererek yürütmenin durdurulmasına karar verebilirler. Uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerin yürütülmesi, savunma alındıktan sonra yeniden karar verilmek üzere, idarenin savunması alınmaksızın da durdurulabilir. Ancak, kamu görevlileri hakkında tesis edilen atama, naklen atama, görev ve unvan değişikliği, geçici veya sürekli görevlendirmelere ilişkin idari işlemler, uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerden sayılmaz. Yürütmenin durdurulması kararlarında idari işlemin hangi gerekçelerle hukuka açıkça aykırı olduğu ve işlemin uygulanması halinde doğacak telafisi güç veya imkânsız zararların neler olduğunun belirtilmesi zorunludur. Sadece ilgili kanun veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesi hükmünün iptali istemiyle Anayasa Mahkemesine başvurulduğu gerekçesiyle yürütmenin durdurulması kararı verilemez.
Dava dilekçesi ve eklerinden yürütmenin durdurulması isteminin yerinde olmadığı anlaşılırsa, davalı idarenin savunması alınmaksızın istem reddedilebilir.
Vergi mahkemelerinde, vergi uyuşmazlıklarından doğan davaların açılması, tarh edilen vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümlerin ve bunların zam ve cezalarının dava konusu edilen bölümünün tahsil işlemlerini durdurur. Ancak, 26 ncı maddenin 3 üncü fıkrasına göre işlemden kaldırılan vergi davası dosyalarında tahsil işlemi devam eder. Bu şekilde işlemden kaldırılan dosyanın yeniden işleme konulması ile ihtirazı kayıtla verilen beyannameler üzerine yapılan işlemlerle tahsilat işlemlerinden dolayı açılan davalar, tahsil işlemini durdurmaz. Bunlar hakkında yürütmenin durdurulması istenebilir. Vergi kanunları uyarınca iadesi talep edilen vergilere ilişkin olarak açılan davalarda, dava konusu tutarın yüzde ellisi oranında teminat alınmadan yürütmenin durdurulması kararı verilemez.
İstemli davalarda 16 ncı maddede yazılı süreler kısaltılabileceği gibi, tebliğin memur eliyle yapılmasına da karar verilebilir.(1)
Yürütmenin durdurulması kararları teminat karşılığında verilir; ancak, durumun gereklerine göre teminat aranmayabilir. Taraflar arasında teminata ilişkin olarak çıkan anlaşmazlıklar, hakkında karar veren daire, mahkeme veya hakim tarafından çözümlenir. İdareden ve adli yardımdan faydalanan kimselerden teminat alınmaz.(1)
Yürütmenin durdurulması istemleri hakkında verilen kararlar; Danıştay dava dairelerince verilmişse konusuna göre İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurullarına, bölge idare mahkemesi kararlarına karşı en yakın bölge idare mahkemesine, idare ve vergi mahkemeleri ile tek hakim tarafından verilen kararlara karşı bölge idare mahkemesine (…)(2) kararın tebliğini izleyen günden itibaren yedi gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere itiraz edilebilir. İtiraz edilen merciler, dosyanın kendisine gelişinden itibaren yedi gün içinde karar vermek zorundadır. İtiraz üzerine verilen kararlar kesindir.(1)(2)
Verilen dava dosyaları öncelikle incelenir ve karara bağlanır.
Yürütmenin durdurulmasına dair verilen kararlar on beş gün içinde yazılır ve imzalanır.
Aynı sebeplere dayanılarak ikinci kez yürütmenin durdurulması isteminde bulunulamaz.
Genel Olarak
Açılan idari davayı sonuna kadar durduran ve dava konusu idari işlemin sonuçlarını askıya alan tedbir niteliğinde bir karardır. Böylelikle karar verilene kadar kişi, maddi ve manevi zarardan korunmuş olmaktadır. Yürütmenin durdurulması kararının alınabilmesi için açılmış olan bir iptal davası olmalıdır. İptal davası olmadan yürütmenin durdurulması kararı alınamaz. Yürütmenin durdurulması kararında, idarenin yaptığı işlemin hangi gerekçelerle hukuka aykırı olduğu açıkça belirtilmelidir.
Kararı belli bir teminat karşılığında verilir. Yürütmenin durdurulması kararına karşı bir defaya mahsus olmak üzere kararın tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde itiraz edilebilir. Yürütmenin durdurulması kararı öncelikle esas yönünden incelenir ve karar bağlanır. Kararı 15 gün içinde yazılmalı ve karar bağlanmalıdır. Aynı sebepten dolayı ikinci kez yürütmenin durdurulması kararı alınamaz.
Yargıtay Kararı
9. Hukuk Dairesi 2021/3184 E. , 2021/7389 K.
30.03.2020 tarihli Covid 19 kapsamında ilave tedbirler konulu yazısı ile Tutuklu (yasal zorunluluk nedeniyle sadece tutukluluğun değerlendirilmesi yönünden) ve acil işler, dava zamanaşımı yakın olan soruşturma ve kovuşturma dosyaları, yürütmenin durdurulması istemleri ile ivedi sayılacak diğer iş ve işlemler haricindeki ilk derece adli ve idari yargı mercileri ile bölge adliye ve bölge idare mahkemelerine ait duruşma müzakere ve keşiflerin 30/04/2020 (bu tarih dahil) tarihine kadar ertelenmesine karar verilmiş ardından yargı alanındaki hak kayıplarının önlenmesi amacıyla getirilen durma sürelerinin, 15/6/2020tarihine kadar uzatılmasına ilişkin 2480 sayılı Cumhurbaşkanı kararının Resmî Gazete de yayımlanması üzerine, Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu, 30/4/2020 tarihinde, olağanüstü gündemle toplanarak Genel Kurulun 30/3/2020 tarihli ve 2020/51 sayılı kararı ile belirlenen tedbirlerin 15/6/2020 tarihine kadar aynen uygulanmasına devam olunmasına karar verilmiştir. Hal böyle iken Covid 19 kapsamında alınan ilave tedbirler sebebi ile 15.06.2020 tarihine kadar duruşmaların ertelendiği dönemde acil ve ivedi işlerden olmadığı halde 13.05.2020 tarihinde duruşma yapılmak sureti ile taraflardan bozma kararına karşı beyanları da alınmadan, itiraz hakkı tanınmadan yukarıda açıklanan ilkelere aykırı şekilde hukuki dinlenilme hakkı ihlal edilerek karar verilmesi hukuka aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Stajyer İrem ÇELİK
Makale Yazarlığı İçin
Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere asalhukukdanismanlik@gmail.com adresine gönderebilirler.