MANŞET

İş Kazası Nedir?

İş Kazası Nedir?

İşçinin işe başlamasıyla birlikte ilgili kurumlara işveren tarafından bildirim yapılması gerekir. İşçinin sigortasının başlatılması zorunludur. Aksi halde işverene idari yaptırım uygulanacaktır. İşçinin sigortasının başlatılmaması halinde işçi sağlık hizmetlerinde yararlanamaz. Aynı zamanda emeklilik hali de zorlaşacaktır. Yine sigortasız olarak çalıştırılan işçiler işten çıkarıldığı durumda kıdem ve ihbar tazminatı da alamamaktadır. Sigorta işçi için bir haktır.

İş Kazası Nedir?

İş Sağlığı Ve Güvenliği Kanunu’na göre, iş kazası; “İşyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet
veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen engelli hâle getiren olay” olarak tanımlanmıştır.

İş kazası, işçinin kanunda yazan hallerde kazaya uğraması sonucunda bedenen veya ruhen zarar görmesidir. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 13. maddesinde iş kazası sayılan haller düzenlenmiştir:

  • Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada gerçekleşen bir kaza
  • İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle sigortalı kendi adına ve hesabına bağımsız çalışırken işyeri dışında yürütmekte olduğu iş nedeniyle gerçekleşene bir kaza
  • Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda gerçekleşen bir kaza
  • Emziren kadın sigortalının, çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda gerçekleşen bir kaza
  • Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında, meydana gelen herhangi bir kaza.

Bu sayılan haller iş kazasıdır. Kanunda iş kazalarının neler olduğu sınırlı sayıda sayılmıştır. Bu haller dışındaki kazalar iş kazası olarak kabul edilmez.

 

Sigortasız İşçinin İş Kazası Geçirmesi 

İşyerinde çalışmaya başlamış olduğu halde işe giriş bildirgesi yapılmayan işçinin, iş kazası geçirmesi halinde sigortalı bir işçi gibi bütün haklardan yararlanabilir. İşçinin işe başladığı andan itibaren sigortalılığı da başlamış demektir. Sigortalılığın başlaması Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirim yapılmış olmasına bağlı değildir. Önemli olan işçinin geçirmiş olduğu kazanın kanuna göre, iş kazası kapsamında sayılıyor olması gerekir. Aynı zamanda iş kazasının tespit edilmesi gerekir. Bu durumda işveren tarafından işçinin, işe giriş bildirgesi yapılmamış olsa bile işçi bütün haklardan yararlanır.

Aynı zamanda Sosyal Sigortalılar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 23. maddesinde sigortalının süresinde bildirilmemesi halinde nasıl bir sorumluluk doğacağı düzenlenmiştir. Buna göre;

  • Sigortalı çalıştırmaya başlandığının süresi içinde sigortalı işe giriş bildirgesi
    ile Kuruma bildirilmemesi halinde, bildirgenin sonradan verildiği veya sigortalı çalıştırıldığının
    Kurumca tespit edildiği tarihten önce meydana gelen iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık
    halleri sonucu ilgililerin gelir ve ödenekleri Kurumca ödenir.
  • Kurumca yapılan ve ileride yapılması gerekli bulunan her türlü masrafların tutarı ile gelir bağlanırsa bu gelirin başladığı tarihteki ilk peşin
    sermaye değeri tutarı, sorumluluk halleri aranmaksızın, işverene ayrıca ödettirilir.

Yeniden belirtmek gerekirse işçinin sigortasız olması iş kazasının niteliğini değiştirmez. Sigortasız olarak iş kazası geçiren işçi de haklarından yararlanabilir aynı zamanda iş kazası tazminatı da talep edebilir.

 

İş Kazasında İşverenin Sorumluluğu

İş kazasının gerçekleşmesiyle birlikte işveren kolluk kuvvetlerine derhal haber vermelidir. İş kazası tutanağı işveren tarafından tutulması ve olayın tüm ayrıntıları anlatılmalıdır. Yine olaya şahit olan işçilerin ifadeleri de bu tutanakta yer alması gerekir. Aynı zamanda Sosyal Güvenlik Kurumuna en geç 3 iş günü içerisinde kazanın bildirilmesi gerekir. Ancak iş kazası, işverenin kontrolü dışında bir yerde gerçekleşmişse bildirim süresi, öğrenmeden itibaren başlar. İşveren, iş kazası bildiriminde bulunmaması halinde işçinin Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirim yapması gerekir.

 

İş Kazasında Sigortasız İşçinin Sorumluluğu

Sigortasız olarak çalışan işçi iş kazası geçirdiği zaman kendisi veya yakınları durumu hastane polisine bildirmesi gerekir. Ardından iş kazasının gerçekleştiği yerin Cumhuriyet Savcılığına ve kolluk kuvvetlerine bildirilerek, olay yerin incelettirilmesi gerekir. Kaza anına şahit olan tanıkların ifadesi tutanağa geçirilmesi de önemlidir. İşçi tüm bunları sağladıktan sonra bağlı bulunduğu Çalışma Bölge Müdürlüğünden iş kazası için idari inceleme talebinde bulunmalıdır. Daha sonra iş kazası tespit davası açılarak, iş kazasının tespit ettirilmesi gerekir. İş kazasının meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıl içerisinde davanın açılması gerekir. İş kazası için tazminat davasının ayrıca açılması gerekir.

 

Yargıtay Kararı 

Somut olayda; iş kazası olduğu iddia olunan 20.04.2006 tarihli olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca sigortalının maluliyet oranının tespiti ve giderek kendisine iş kazası sigorta kolundan gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf … … Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Bu açıklamadan olarak belirtilen husustaki eksiklik giderilmeden Mahkemece neticeye varılması doğru olmamıştır.

Bunun yanında yargılama konusu trafik kazasında tüm kusur kendisinde bulunan dava dışı sürücü….. davalı şirket çalışanı(istihdamı) olup yine kazaya konu aracın da davalı işverene ait bulunmasına göre davalı şirketin gerek istihdam eden olarak gerekse araç işleten olarak anılan kazada kusursuz sorumluluğunun bulunacağının Mahkemece karar yerinde gözetilmemesi de ayrıca hatalı olmuştur.

Yapılacak iş; öncelikle davacıya 20.04.2006 tarihli iş kazası iddiasını Sosyal Güvenlik  Kurumuna ihbar etmesi için önel vermek, olayın Kurumca iş kazası olarak kabul edilmemesi halinde bu kez Sosyal Güvenlik Kurumunun ve hak alanını etkileyeceğinden işverenin hasım gösterildiği “iş kazasının ve maluliyet oranının tespiti” davası açması için davacıya önel vererek açılacak olan bu tespit davasının neticesini beklemek, olayın Kurumca iş kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise bu kez davacının anılan kaza nedeniyle oluşan maluliyet oranının tespiti için Kuruma müracaat etmesini sağlamak ve buradan çıkacak sonuca göre davalı şirketin gerek istihdam eden gerekse araç işleten olarak kusursuz sorumluluğunun bulunduğunu da gözeterek tüm delileri bir arada değerlendirip neticesine göre karar vermekten ibarettir.

 

Yargıtay kararında görüldüğü üzere iş kazasının gerçekleşmesiyle birlikte Sosyal Güvenlik  Kurumuna bildirim yapılması gerekir. İşveren bu bildirimi yapmıyorsa işçinin yapması gerekir. İş kazası için tazminat davası açılmadan önce iş kazasının, iş kazası niteliğinde olup olmadığının tespit ettirilmesi gerekir. Çünkü tazminat davasında iş kazasının tespiti yapılmaz. İlk önce açılacak olan dava iş kazasının tespiti davasıdır.

İş kazasının Sosyal Güvenlik  Kurumuna bildirilmesi halinde iş kazası olarak kabul edilmemiş olabilir. Bu durumda Sosyal Güvenlik  Kurumundan iş kazası nedeniyle alınacak olan bedel alınmayacaktır. Bu durumda işçinin, “iş kazasının ve maluliyet oranının tespiti” davası açılmalıdır. İşveren davalı olarak gösterilmelidir.

İş Kazası Nedir?

Stajyer Av. MERVE ÇATAR

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere asalhukukdanismanlik@gmail.com adresine gönderebilirler.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu