İşverenin İflası Halinde İşçilik Alacaklarının Önceliği
İşverenin İflası Halinde İşçilik Alacaklarının Önceliği
İflasta amaç iflas edenin malvarlığını tasfiye ederek iflasa katılan bütün alacaklıların mümkün olduğu kadar tatmini sağlamaktır.
İflas edenin aktiflerinin alacaklıların taleplerinin hepsini tatmin etmesi birçok kez mümkün olmayabilir.
İflasta prensip alacakların eşit olarak ödenmesi ise de, bu eşitlik mutlak eşitlikten çok adaletin temin edilmesini amaçlayan bir eşitliktir.
Bu nedenle kanun koyucu bazı alacakların diğerlerinden daha fazla korunmaya muhtaç olduğunu adalete uygun bularak alacakların belli bir sıraya göre tatmin edilmesini düşünmüş ve İİK’nın 206. maddesindeki düzenlemeyi yapmıştır.
İşverenin iflas etmesi durumunda işverenin bütün hak ve alacakları iflas masasına toplanacak ve işverenden alacaklı olanlara alacaklı oldukları tutar oranında bu mümkün olmadığı takdirde yani alacaklıların alacak miktarı işverenin aktif oranından fazla ise öncelikle rehinli alacak varsa rehinli alacak sonra imtiyazlı alacaklar ve son olarak imtiyazsız alacaklar ödenecektir.
Rehinli alacak yoksa öncelikle imtiyazlı alacaklar sonra imtiyazsız alacaklar ödenecektir. İşte 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 206. Maddesinde hangi alacakların imtiyazlı hangi alacakların imtiyazsız oldukları düzenlenmiştir.
2004 sayılı İcra İflas Kanunun 206. Maddesine göre “ İşçilerin, iş ilişkisine dayanan ve iflâsın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflâs nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatları” birinci sıra alacaklardandır.
Buna göre işçinin, işverenin iflasının açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş kıdem ve ihbar tazminatları dahil alacakları ile iflas nedeniyle iş akdinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları kıdem ve ihbar tazminatı imtiyazlıdır yani rehinli alacaklardan sonra gelmektedir.
İflasın açılma tarihi 2004 sayılı İcra İflas Kanunun 165. Maddesinde düzenlenmiştir. Madde uyarınca “ İflas hükümle açılır ve bu hükümde açılma anı gösterilir.”
İşçinin ücret alacağı ihbar ve kıdem tazminatı alacağı iflasın kapanmasına kadar iflas masasına bildirilebilir (İİK m. 236).
Geç bildirim imtiyaz hakkını ortadan kaldırmaz. Ancak başvurudan önce kararlaştırılmış paylaşmaya işçi alacağının iştirak hakkı yoktur.
İşçinin alacağını bildirmesinden önce düzenlenmiş ve kesinleşmiş bir sıra cetveli varsa, artık bu sıra cetvelindeki birinci sırada yer alma hakkı bulunmamaktadır.
Önceki paylaştırma tamamlandıktan sonra yeni düzenlenen sıra cetvelinde birinci sırada yer alacaktır.
İşverene Yönelik Haciz Halinde İşçilik Alacaklarının Önceliği
İşçi, işverenden işçilik alacaklarını normal yollarla elde edemediği takdirde işverenine karşı icra takibi başlatarak alacaklarını almaya çalışacaktır.
Nitekim işçi ilamsız takip yolu, ilamlı takip yolu veya kambiyo senetlerine mahsus genel haciz yolu takip yollarından biri ile işvereni hakkında icra takibi başlatabilecektir.
İşçi takibin kesinleşmesi ile işverenin mallarına haciz koydurup, haczedilen malları sattırabilecektir.
İşverenin mahcuz malları tamamen satılıp bedelleri ilgililere hisselerine göre paylaştırılır.
Satış tutarının bütün alacakları ödemeye yetmemesi halinde icra müdürü kendiliğinden yeni hacizler yaparak haczi tamamlar işverenin tamamlama haczi ile birlikte haczedilen mallarının satış bedeli alacakların alacağını ödemeye yetmezse icra dairesi bir sıra cetveli düzenleyerek paylaştırmayı yapar.
2004 sayılı İcra İflas Kanunun 140/2 fıkrası “ Alacaklılar 206. madde mucibince iflas halinde hangi sıraya girmeleri lazım geliyorsa o sıraya kabul olunurlar.” şeklinde düzenlenmiştir.
Ancak İşverene karşı yapılan hacizde İcra ve İflas Kanunun 206. maddesi maddesinde işçilere tanınan imtiyaz mutlak olarak uygulanmayacak olup, 100 ve 101. maddelere göre hacze iştirak hali mevcutsa iştirak derecesi içindeki sıra 206. maddeye göre belirlenebilecektir.
Nitekim Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 15.04.2004 tarihli ve 2003-8461/4464 sayılı kararında “Rehinli olan ve rehinli olmayan (imtiyazlı ve adi) alacakların sırası ile ilgili temel düzenleme İİK’nın 206. maddesidir.
Ancak bu düzenleme külli tasfiye yolu olan iflas halinde uygulama yeri bulacaktır. İflasta tüm takipler (dolayısıyla hacizler) düştüğünden burada tek bir derece olduğu varsayılarak sıraya ilişkin bu hüküm çözüm sağlayacaktır.
Oysa haciz ve hacze iştirak farklı olduğundan hacizde sıra cetveli ile ilgili İİK’nın 140/2. maddesindeki “alacaklılar 206. madde mucibince iflas halinde hangi sıraya girmeleri lazım geliyorsa o sıraya kabul olunurlar” şeklinde yapılan yollamayı hacze iştirak dereceleri çerçevesinde değerlendirmek gerekir.
Bu nedenle 100. maddede sayılan belgelerden birine dayanan işçi alacakları anılan hüküm uyarınca ilk hacze iştirak edip bir derece meydana getirecekler ve oluşan derece içindeki sıra İİK’nın 206. maddesine göre belirlenecektir.” kararını vermiştir.
İşverenin Konkordato İlan Etmesi Halinde İşçilik Alacaklarının Önceliği
Konkordato” borçların yeniden yapılandırılması suretiyle iflasa tabi borçluların mali durumunun düzeltilerek iflastan kurtulmasını, diğer borçluların ise mali durumunun düzeltilmesini amaçlayan, alacaklılarında belirli bir tenzilatla veya vadede alacağına kavuşmasını sağlayan ve mahkemenin tasdikiyle taraflar açısından bağlayıcı hale gelen bir anlaşma olarak tanımlanmaktadır.
2004 sayılı İcra İflas Kanunun 285. Maddesi “Borçlarını, vadesi geldiği hâlde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflâstan kurtulmak için konkordato talep edebilir.” Şeklinde düzenlenmiştir.
Yani konkordato bir borçlunun iflastan kurtulmak için başvurduğu bir yol olarak nitelendirilebilir.
İşveren konkordato ilan ettiği takdirde işçilik alacaklarının durumunun ne olacağı 2004 sayılı İcra İflas Kanunun 294. Maddesinde düzenlenmiştir.
Madde aynen şu şekildedir;
Mühlet içinde borçlu aleyhine 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur, ihtiyatî tedbir ve ihtiyatî haciz kararları uygulanmaz, bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlemez.
206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı imtiyazlı alacaklar için haciz yoluyla takip yapılabilir.
Madde düzenlenmesinden de anlaşılacağı üzere devlet alacakları da dahil olmak üzere konkordato ilan etmiş borçluya karşı hiçbir icra takibi yapılamayacağı gibi ayrıca konkordato ilan edilmeden önce başlatılan icra takipleri duracaktır.
Fakat Kanun 2004 sayılı İcra İflas Kanunun 206/1 maddesinde düzenlenen işçilik alacaklarına imtiyaz tanımıştır.
Söz konusu madde uyarınca işçiler iş ilişkisine dayanan ve konkordato ilan edilmeden önce tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile konkordato nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatları için konkordato ilan etmiş borçlu hakkında icra takibi başlatabileceklerdir.
İşverenin İflası Halinde İşçilik Alacaklarının Önceliği