Boşanmada Limited Şirkette Hisse Devri Yetkili Mahkeme
Boşanmada Limited Şirkette Hisse Devri Yetkili Mahkeme
T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/1270 Esas 2022/1249 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2022/1270
KARAR NO : 2022/1249
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/04/2022
NUMARASI : 2022/252 Esas 2022/294 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : Ticari Şirket (Hisse Devir ve Tescili)
DAVA TARİHİ : 08/04/2022
KARAR TARİHİ : 14/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/11/2022
Taraflar arasındaki limited şirket hissesinin devir ve tescili istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı görev şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, dava dışı ….’nin %50 sermaye payı ortaklığını, tarafların evli oldukları dönemde, müvekkili tarafından, ancak görünürde davacı adına kurulduğunu, tarafların anlaşmalı boşanma dava dosyasına sundukları boşanma protokolünde, evlilik birlikteliği içerisinde edinilen, davalı adına kayıtlı, ….’ndeki %50 şirket sermaye payının, boşanma davasının kesinleşmesine müteakip müvekkiline devrinin
karşılıklı olarak kararlaştırıldığını, Polatlı Aile Mahkemesinin de boşanma protokolünü esas alarak aynı doğrultuda karar verdiğini, davalının, boşanma protokolüyle devretmeyi taahhüt ettiği, ancak bugüne kadar devre yanaşmadığı şirket sermaye payının müvekkili adına devir ve tescili için işbu davanın açıldığını, davaya konu uyuşmazlığın ticari nitelikte oluşu
sebebiyle, dava açılmadan önce 27/01/2022 tarihinde taraflarınca zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak işbu dava türünün zorunlu arabuluculuk kapsamında kalmadığı gerekçesiyle arabuluculuk dosyasının işlemsiz olarak kapatıldığını, ileri sürerek davalı adına kayıtlı …. nezdindeki %50 şirket sermaye payının, müvekkili adına devir ve tesciline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; taraflar arasındaki boşanma protokolü ve protokole bağlı olarak verilen anlaşmalı boşanma davasındaki, davalı adına kayıtlı bulunan bir kısım Limited Şirket hissesinin devir ve tescili istemiyle açılan davada; tarafların Polatlı Aile Mahkemesi’ nin 12/03/2021 Tarih, 2021/187 Esas, 2021/227 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıkları ve boşanma kararının 30/03/2021 tarihinde kesinleştiği, taraflar arasında yapılan anlaşma protokolüne istinaden Polatlı Aile Mahkemesi’nin kararının hüküm kısmının 5. Bendinde “…bu paylaştırma sonucu çıkacak mali külfetlerin davalı tarafça karşılanmasını sağlamak amacıyla boşanma davasının kesinleşmesine müteakip davacının … kursundaki %50 hissesini davalı adına veya davalı tarafından belirlenen kişiye devir ve temlik edeceğine, devir ve temlik ile birlikte sürücü kursunun tüm alacak ve borçlarının devralan kişiye ait olacağına…..,” hisse devrinin karara bağlandığı, davanın temeli boşanma protokolü ve bu protokole bağlı olarak davalının taahhüt ettiği bir kısım hisse devrinin gerçekleşmemesi olgusuna dayalı açılan tescil davası olduğu, dolayısıyla davacının isteği boşanma protokolüne bağlı olup, anlaşmalı boşanma kararına dayalı olduğundan yargılamaya bakma görev ve yetkisinin Aile Mahkemesine ait olduğu, nitekim Yargıtay 20. H.D.’sinin 2015/14878E. 2015/13172 K sayılı yargı yeri belirlenmesine ilişkin ilamının da bu yönde olduğu gerekçesiyle görev şartı yokluğu sebebiyle davanın reddine, mahkemenin görevsizliğine, davada aile mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın konusu, dava dilekçesinde ayrıntılı şekilde izah edildiği üzere, şirket sermaye payının devir ve tesciline ilişkin olduğu, Limited Şirket hisse devrine ilişkin hükümlerin, 6102 Sayılı TTK’ nunda düzenlendiğini ve aynı kanunun 4. maddesi uyarınca, bu tür davaların ticari dava niteliğinde olduğunu, buna göre, 6102 Sayılı TTK’ nun 5. maddesi uyarınca, işbu davada Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu, nitekim, dava dilekçesinin ekinde sunulan Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 16/01/2017 Tarih, 2016/14559 Esas, 2017/282 Karar sayılı ilamı ile de, boşanma protokolü ve anlaşmalı
boşanma davasına dayalı olarak açılan, şirket hisse devir ve tesciline yönelik davalarda, Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğuna karar verildiğini, İlk Derece Mahkemesince görevsizlik kararıyla birlikte, dosyanın Ankara Aile Mahkemesine gönderilmesine karar verildiğini, görevsizlik kararına yönelik yukarıdaki istinaf başvurusu saklı kalmak kaydıyla, İlk Derece Mahkemesinin gönderme kararının da usule aykırı olduğunu, dava dilekçesinden anlaşılacağı üzere tarafların ikametgah adresleri Polatlı İlçesi’nde olduğunu, davanın ticari nitelikte olması sebebiyle ve Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin, Polatlı
İlçesini de kapsayacak şekilde genişletilmesine yönelik, Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’ nun 07/07/2021 Tarih ve 608 Sayılı kararı gereğince, işbu davanın Ankara Asliye Ticaret Mahkemesinde açıldığını, İlk Derece Mahkemesinin, görevsizlik kararına bağlı olarak tesis ettiği gönderme kararında, dosyanın Polatlı Aile Mahkemesine gönderilmesine karar vermesi gerektiğini ileri sürerek açıklanan bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava, aile mahkemesinin kesinleşen boşanma ilamına konu anlaşmalı boşanma protokolünde davacıya devri kararlaştırılan limited şirket hisselerinin devir ve tescili istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle görev şartı yokluğu sebebiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından; tarafların Polatlı Aile Mahkemesi’ nin 12/03/2021 Tarih, 2021/187 Esas, 2021/227 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıkları ve boşanma kararının 30/03/2021 tarihinde kesinleştiği, taraflar arasında yapılan anlaşma protokolüne istinaden Polatlı Aile Mahkemesi’nin kararının hüküm kısmının 5. Bendinde “…bu paylaştırma sonucu çıkacak mali külfetlerin davalı tarafça karşılanmasını sağlamak amacıyla boşanma davasının kesinleşmesine müteakip davacının … kursundaki %50 hissesini davalı adına veya davalı tarafından belirlenen kişiye devir ve temlik edeceğine, devir ve temlik ile birlikte sürücü kursunun tüm alacak ve borçlarının devralan kişiye ait olacağına…..,” hisse devrinin karara bağlandığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 11.03.2021 tarihli protokolde düzenlenen %50 şirket hissesinin protokol uyarınca davacı tarafından devir alınmasına yöneliktir. Taraflar, dava dışı dava dışı …. Ortakları olup limited şirket hisse devrine ilişkin hükümler 6102 sayılı TTK’da düzenlendiğine göre aynı Kanunun 4. Maddesi gereği bu tür davalar mutlak ticari dava niteliğinde olup aynı Kanunun 5. Maddesi gereğince asliye ticaret mahkemesi görevli olduğu halde ilk derece mahkemesince işin esasına girilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Nitekim Yargıtay 11. HD’nin emsal nitelikteki 16.01.2017 tarihli 2016/14559 Esas ve 2017/282 K. Sayılı emsal nitelikteki kararı da aynı yöndedir.
Açıklanan bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile duruşma açılmasına gerek görülmeksizin kararı veren asliye ticaret mahkemesi işbu davada görevli olduğundan ilk derece mahkemesince verilen kararın, mahkemece işin esasına girilmesi için HMK’nın 353(1)-a.3 maddesi uyarınca kaldırılmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 19/04/2022 tarih ve 2022/252 Esas 2022/294 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK’nın 353(1)-a.3 maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın görevli Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-Davacıdan peşin alınan 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcının talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılamada dikkate alınmasına,
5-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığından davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353(1)-a.3 maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 14/10/2022
Özet : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nin 2022/1270 dava numaralı ve 2022/1249 karar numaralı bir yargı kararıdır. Davada, bir limited şirkette hisse devri ve kaydı söz konusudur ve karar, yetki eksikliği nedeniyle yapılan temyiz başvurusu sonucunda verilmiştir.
Davacının avukatı, limited şirkette hisse devrinin Türk Ticaret Kanunu tarafından düzenlendiği için davanın ticari mahkeme tarafından ele alınması gerektiğini savundu. İlk mahkeme kararı, hisse devrinin taraflar arasındaki boşanma anlaşmasında kabul edildiği gerçeği nedeniyle davanın Aile Mahkemesi tarafından ele alınması gerektiğini belirtmişti. Ancak davacının avukatı, davada ticari bir nitelik olduğunu ve davanın ticari mahkeme tarafından ele alınması gerektiğini savundu.
Temyiz mahkemesi, davacının avukatıyla aynı fikirde oldu ve ilk kararı bozarak davada ticari mahkemenin yetkili olması gerektiğini belirtti. Mahkeme, davayı yeniden yargılamak üzere dosyanın ilk mahkemeye geri gönderilmesine karar verdi.