Hayata Kast Kötü Muamele Davranışıyla Boşanma
Hayata Kast Kötü Muamele Davranışıyla Boşanma
Genel boşanma sebebi, evlilik birliğinin temelden sarsılması olup eski kanundaki adıyla şiddetli geçimsizlik olarak bilinmektedir.
Özel boşanma sebepleri ise zina; hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış; suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme; terk; akıl hastalığı nedeniyle boşanmadır.
Türk Medeni Kanunu’nda öngörülmüş sebeplerin varlığı halinde, hayatta olan eşlerin evlilik birliğinin, bir hakimin vereceği mahkeme kararı ile sonlandırılmasına boşanma denir.
Boşanma için varlığı gerekli olan sebepler özel boşanma sebepleri ve genel boşanma sebepleri olarak ikiye ayrılmıştır.
Genel boşanma sebepleri halk arasında şiddetli geçimsizlik hali olarak bilinen evlilik birliğinin temelinden sarsılmasıdır.
Medeni Kanun’da belirtilen özel boşanma sebepleri;
Zina sebebiyle boşanma davası,
Hayata kast etme sebebiyle boşanma davası,
Pek kötü muamele ya da onur kırıcı davranışta bulunma sebebiyle boşanma davası,
Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme sebebiyle boşanma davası,
Terk edilme sebebiyle boşanma davası,
Akıl hastalığı sebebiyle boşanma davası,
Evlilik birliğinin temelden sarsılması (şiddetli geçimsizlik) sebebiyle boşanma davası,
Hayata kast ne demek?
Eşlerden birinin diğerini öldürmek amacıyla yaptığı eylemler hayata kasttır. Medeni Kanuna göre eşlerden birinin diğerini öldürmeye çalıştığı ispatlanırsa boşanmaya karar verilir.
Kişinin eşini öldürme niyetini açıkça belli etmesi veya bu yönde kasten davranışta bulunmasına halinde hayata kast varlığından söz edilir.
Hayata kast sebebiyle boşanma halinde, yapılan davranış veya söylenen söz mutlak boşanma sebebi olup, hakimin takdirinde değildir.
Burada en önemli unsur ÖLDÜRME KASTI mutlaka olmalıdır. Eğer fiilde veya sözde öldürme kastı mevcut değilse hayata kast durumundan söz edilemez. Devamla eş dikkatsizlikle veya ihmal sonucunda eşinin ölümüne sebep verdiyse, burada kast unsuru olmadığından yine hayata kast durumundan söz edilemez.
Bu durumun istisnası olarak, her ne kadar kasıtlı olarak gerçekleştirilen bir davranış olsa da; ölen eşe müdahale etmeme, eşin ağır yaralanması halinde ambulans çağırmama gibi davranışlarda da eşe hayata kast unsuru değerlendirilebilir.
Burada söz konusu hayata kast davranışının diğer gerçekleşme şartı; bu davranış EŞE KARŞI OLMALIDIR. Eşin annesine, kardeşine veya başkaca bir akrabasına karşı öldürme kastıyla hareket edilmesi halinde boşanma sebebi olan hayata kast durumu gerçekleşmeyecektir.
Pek Kötü Muamele ya da Onur Kırıcı Davranışta Bulunma Sebebiyle Boşanma Davasının Şartları Nelerdir?
Mutlak bir özel boşanma sebebi olan pek kötü muamele, eşlerden birinin kasten, diğer eşin rızası olmadan, eşin fiziksel ve ruhsal sağlığına yönelik acı ve eziyet veren türden saldırılardır.
Bu saldırı bir harekette bulunarak ya da bulunulması gereken bir harekette bulunulmayarak gerçekleştirilebilir.
Onur kırıcı davranış ise eşin onuruna karşı, kasten, onu küçük düşürmek ve ona hakaret etmek amacıyla haksız bir şekilde saldırmasıdır. Bu saldırılar gazete ilanı, mektup ya da sosyal medya üzerinden yazılı şekilde olabileceği gibi çoğu zaman sözlü şekilde gerçekleşir ayrıca eşin yüzüne karşı ya da yokluğunda dile getirilmiş olabilir.
Ancak pek kötü muamelenin aksine her onur kırıcı davranış yeterli olmayacaktır. Medeni Kanun’umuz onur kırıcı davranışın ağır olmasını aramıştır.
Bu saldırıların sürekli olması aranmaz, durumun şartlarına göre tek bir eylem de yeterli olacaktır.
Ancak hafif sayılacak davranışların boşanma sebebi sayılması için tekrarlanması gerekmektedir. Hangi saldırının pek kötü muamele ya da onur kırıcı davranış sayılacağına hakim karar verecektir.
Boşanma dilekçesinde yer verilebilecek pek kötü muamele ya da onur kırıcı davranış kapsamına giren hareketlere örnek olarak;
Eşini dövmek,
Eşe işkence etmek,
Eşi eve hapsetmek,
Eşi aç bırakmak,
Eşi hasta etmek,
Hastaneye gitmesi gereken eşi götürmemek,
Eşi ağır işlerde çalışmaya zorlamak,
Sürekli cinsel ilişkiye girmek istemek,
Eşi normal olmayan cinsel ilişkiye zorlamak,
Eşe hakaret etmek,
Eşe küfretmek,
Eşin namus ve şerefine yönelik söylemler,
Zinanın ispatlamaması ancak karşı cinsten biriyle cinsel ilişkiye girme kuşkusunun olması,
Eşin bekareti hakkında yalan söylemek,
Cinsel ilişkiye ait ses veya görüntü kaydı alınması ve bunun paylaşılması,
Eş aleyhinde haksız hırsızlık ihbarında bulunmak verilebilir.
Ayrıca pek kötü muamele ya da onur kırıcı davranış eşe karşı yapılmış olmalıdır. Eşin annesine, babasına veya herhangi bir yakınına karşı yöneltilen hareketler pek kötü muamele ya da onur kırıcı davranış sebebiyle boşanma davasına sebep olmayacaktır.
Pek Kötü Muamele ya da Onur Kırıcı Davranışta Bulunma Sebebiyle Boşanma Davası Nasıl İspat Edilir?
Pek kötü muamele ya da onur kırıcı davranışta bulunma mutlak bir boşanma sebebidir. Pek kötü muamele ya da onur kırıcı davranış içeren hareketin kanıtlanması durumunda hakim eşlerin boşanmasına karar verecektir.
Söz konusu hareketlerin varlığını ispatlamaya yarayabilecek ve boşanma dilekçesinde kullanılabilecek kanıtlara örnek olarak;
Kamera, video kayıtları,
Tanık ifadeleri,
Gazete ilanı,
Mektuplar,
Mesajlar,
Sosyal medya paylaşımları,
Doktor raporları,
Adli tabip raporu verilebilir.
Hayata Kast Kötü Muamele Davranışıyla Boşanma