Marka Hakkına Tecavüz Halinde İhtiyati Tedbir Kararı*2025
Marka hakkına tecavüz durumlarında, ihlalin durdurulması için zamanında ve etkili adımlar atılması büyük önem taşır. İhtiyati tedbir kararı, marka sahibine bu süreçte sağlanan önemli bir hukuki koruma yoludur. Bu karar, tecavüzün devam etmesini engellemeyi ve zararın büyümesini önlemeyi amaçlar.
İhtiyati Tedbir Nedir?
İhtiyati tedbir, mahkemelerin dava sonuçlanmadan önce, zarar oluşmasını ya da mevcut zararın artmasını engellemek için verdiği geçici bir önlemdir.
Marka hakkına tecavüz durumunda ihtiyati tedbir kararı, genellikle şu amaçlara hizmet eder:
Taklit ürünlerin toplatılması veya imha edilmesi.
Tecavüz teşkil eden ürünlerin satış ve pazarlamasının durdurulması.
İhlal oluşturan işaretlerin üretiminin ve kullanımının engellenmesi.
6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nda İhtiyati Tedbir
Türk hukukunda ihtiyati tedbir talepleri, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 159. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine dayanır. Bu çerçevede marka hakkına tecavüz durumunda, ihtiyati tedbir talebi şu durumlarda gündeme gelebilir:
Marka hakkı sahibinin ihlal nedeniyle zarara uğrama riski.
Marka değerinin maddi ve manevi açıdan zarar görme tehlikesi.
Mahkeme, bu gibi durumlarda talebi değerlendirir ve yeterli delil ve gerekçe sunulması halinde ihtiyati tedbir kararı verebilir.
İhtiyati Tedbir Talep Süreci
Marka Nedir?
Bir teşebbüsün, mallarının veya hizmetlerinin diğer mal veya hizmetlerinden ayırt edilmesini sağlayan her türlü işarettir. Bu işaretler marka sahibine sağlayan korumanın konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayacak türde olmalıdır. Kişi adları dahil sözcükler, şekiller, renkler, harfler, sayılar, sesler ve malların veya ambalajlarının biçimi olmak üzere her tür işaretten oluşabilir.
Marka Hakkı Nasıl Korunur?
Marka kanundaki belirtilen özellikleri içermesi şartıyla “tescil” edilerek, koruma altına alınabilir. Türk Patent ve Marka Kurumuna başvuru ile markanın tescili sağlanabilir. Tescil edilmiş bir markanın kullanımı yalnızca hak sahibine aittir. Marka sahibinin izni olmadan başkaları tarafından markanın kullanılması halinde ihlal oluşur. Markanın başkaları tarafından haksız kullanımı ve marka hakkının ihlali halinde Sınai Mülkiyet Kanunu’nda çeşitli yollarla korunabileceği düzenlenmiştir.
Marka Hakkına Tecavüz
Marka hakkına hangi hallerde tecavüz oluşacağı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 29. maddesinde tek tek sayılmıştır.
- Markanın kullanımı münhasıran marka sahibine aittir. Marka sahibi;
- Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılmasını,
- Tescili marka ile benzer olan bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile karıştırılma ihtimali bulunan işaretlerin kullanılması,
- Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın Türkiye’de tanınmışlığı nedeniyle haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması.
Aşağıda belirtilen durumlar, işaretin ticaret alanında kullanılması hâlinde;
- İşaretin, mal veya ambalajı üzerine konulması.
- İşareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, teslim edilebileceğinin teklif edilmesi, bu amaçlarla stoklanması veya işaret altında hizmetlerin sunulması ya da sunulabileceğinin teklif edilmesi.
- İşareti taşıyan malın ithal ya da ihraç edilmesi.
- İşaretin, teşebbüsün iş evrakı ve reklamlarında kullanılması.
- İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak içimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması.
- İşaretin ticaret unvanı ya da işletme adı olarak kullanılması.
- İşaretin hukuka uygun olmayan şekilde karşılaştırmalı reklamlarda kullanılması.
Sayılan fillerin işlenmesi halinde marka hakkına tecavüz oluşmuş olur.
- Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek.
- Markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine
tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak. - Marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek.
Yukarıda sayılan durumlarda marka hakkına tecavüz olacağı belirlenmiştir. Bu halde marka hakkı sahibi kanunda öngörülmüş olan dava yollarından birini tercih ederek, tecavüzü önleyebilir. Aynı zamanda hak sahibi dava açmadan önce markanın korunması için mahkemeden ihtiyati tedbir talebinde bulunabilir.
Marka Hakkına Tecavüz Halinde İhtiyati Tedbir Kararı
Marka sahibinin hakkının tecavüze uğraması halinde dava açmadan önce mahkemeden ihtiyati tedbir talebinde bulanabilir. İhtiyati tedbir kararının amacı şudur; dava sürecinin sonuna kadar markayı korumaktır. Çünkü dava uzun süreceği için bu sürede markaya tecavüz devam ederse telafisi zor zararlar ortaya çıkabilir. İhtiyati tedbir kararının talep edilebilmesi için kanundaki tecavüz olarak sayılan fillerin gerçekleşmekte olduğu ispat edilmelidir. Aynı zamanda tecavüz henüz gerçekleşmemiş olsa bile gerçekleşeceğine dair ciddi delillerin olması halinde de ihtiyati tedbir talep edilebilir.
İhtiyati tedbir kararı, mahkemeden talep edilmelidir.
İhtiyati tedbir talebi üzerinde şu kararlar verilebilir.
- Davacının sınai mülkiyet hakkına tecavüz teşkil eden fiillerin önlenmesi ve durdurulmasına karar verilebilir.
- Marka hakkına tecavüz edilerek üretilen veya ithal edilen ürünlere el konulmasına karar verilebilir. Aynı zamanda üretiminde kullanılan vasıtalara da el konulabilir. Bu ürünlere Türkiye sınırları içinde veya gümrük ve serbest liman veya bölge gibi alanlar dâhil, bulundukları her yerde el konulabilir.
- Mahkeme, herhangi bir zararın tazmini bakımından teminat verilmesine karar verebilir. Bu teminat ihtiyati tedbir talebinde bulunan kişi tarafından değil, tecavüz fiillerini işleyen kişi tarafından verilir. Tecavüz fillerini işleyen kişinin teminat yatırmasıyla birlikte ürünler kendisinde bırakılır.
Kanunda sayılan dışında da ihtiyati tedbir kararları alınması mümkündür. Markaya ait ürünlerin internet üzerinden satışının önlenmesi veya internet sitesine erişimin engellenmesi gibi ihtiyati tedbir kararları alınabilir.
İhtiyati tedbir kararına uyulmayarak satış yapılması halinde hukuki ve cezai sorumluluk doğar.
İhtiyati tedbir talebi karşı taraf dışında taraf olmayan 3. kişiler hakkında da uygulanabilir. Bu durumda 3. kişilerin iyiniyetli olması taklit mallara el konulmasına engel değildir.
İhtiyati Tedbir Kararı Hangi Mahkemeden Talep Edilir?
İhtiyati tedbir kararı Fikri ve Sınai Hukuk Mahkemesinden talep edilebilir.
İhtiyati Tedbir Talep Süreci
Marka hakkına tecavüz halinde ihtiyati tedbir talep edilmesi için izlenecek adımlar şunlardır:
- Dava Dilekçesi ve Delillerin Sunulması:
Marka sahibi, tecavüzün varlığını kanıtlayan belgelerle birlikte ihtiyati tedbir talebini mahkemeye sunar. Deliller arasında marka tescil belgeleri, ihlal oluşturan ürünler ve diğer kanıtlar yer alabilir.
- Hukuki ve Maddi Gerekçelerin Gösterilmesi:
Talepte, ihtiyati tedbirin gerekliliği açık bir şekilde belirtilmelidir.
Örneğin:
Tecavüzün devam etmesi halinde telafisi güç zararlar oluşacağı.
İhlalin ticari faaliyetlere ve marka itibarına zarar vereceği.
- Mahkeme Kararı ve Uygulama:
Mahkeme, deliller ışığında bir karar verir. İhtiyati tedbir kararı kabul edilirse, icra müdürlüğü aracılığıyla uygulanır. Örneğin, taklit ürünler toplatılabilir veya üretim ve satış durdurulabilir.
Hangi Durumlarda İhtiyati Tedbir Talebi Reddedilebilir?
İhtiyati tedbir talepleri, aşağıdaki durumlarda reddedilebilir:
Yeterli delil sunulmaması.
Marka hakkı ihlalinin açıkça ortaya konulamaması.
Telafisi güç bir zarar tehlikesinin bulunmaması.
Bu gibi durumlarda, marka sahibi ek deliller sunarak yeniden talepte bulunabilir.
Marka Sahipleri için İhtiyati Tedbirin Önemi
İhtiyati tedbir, özellikle hızlı bir şekilde harekete geçilmesi gereken durumlarda kritik bir koruma sağlar. Örneğin:
Taklit ürünlerin piyasadan hızlıca kaldırılması, marka sahibinin maddi zararlarını azaltabilir.
Markanın itibarının korunması sağlanabilir.
Uzun dava süreçleri boyunca marka haklarının daha fazla zarar görmesi önlenir.
Marka hakkına tecavüz halinde ihtiyati tedbir kararı, marka sahibinin haklarını korumak ve ihlalin devam etmesini önlemek adına önemli bir hukuki araçtır. Bu süreçte, tecrübeli bir hukuk danışmanının desteğiyle doğru stratejiler geliştirmek, tedbir kararının hızlı ve etkili bir şekilde alınmasını sağlayabilir.
Asal Hukuk Danışmanlık, marka hakkına tecavüz davaları ve ihtiyati tedbir süreçlerinde profesyonel hukuki destek sunarak, haklarınızı etkin bir şekilde koruma altına alır.
Marka Hakkına Tecavüz Halinde İhtiyati Tedbir Kararı
Av. Merve ÇATAR
Makale Yazarlığı İçin
Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere asalhukukdanismanlik@gmail.com adresine gönderebilirler.