MANŞET

Senedin İptali Davası Diyarbakır

Senedin İptali Davası Diyarbakır

Senet iptal davası, zıyaa uğramış bir senet dolayısıyla hamilin hak kaybına uğramaması için açılan bir davadır. Senet iptal davasını açabilmek için öncelikle elde bulunan senedin Türk Ticaret Kanuna uygun olarak düzenlenmiş bir senet olması gerekir.

Kanuna göre bono veya emre yazılı senet şöyle düzenlenmesi gerekir: TTK madde 776

  • Senet metninde “bono” veya “emre yazılı senet” kelimesini ve senet başka bir dille yazılmışsa, o dilde bono veya emre yazılı senet karşılığı olarak kullanılan kelimeyi,
  • Kayıtsız ve şartsız belirli bir bedeli ödemek vaadini,
  • Vadeyi,
  • Ödeme yerini,
  • Kime veya kimin emrine ödenecek ise onun adını,
  • Düzenlenme tarihini ve yerini,
  • Düzenleyenin imzasını, içerir.

Bu unsurların haiz olmadığı bir senet için iptal davası açılamaz.

Senet iptal davasının açılabilmesi için öncelikle senedin zıyaa uğraması gerekir. Senedin zayi olması demek; senedin çalınması, yırtılması, kaybolması, yazılarının anlaşılmayacak kadar silinmiş olması yani senedin ya elden çıkması ya da yok olması halleridir. Bu durumda senedin ibraz edilmesi imkansızlaşır. Ve senet zayi olmuş demektir.

Senet İçin Ödeme Yasağı Talep Edilmesi 

İhtiyati tedbir niteliğinde bir karardır. Senet rıza dışında elden çıkmışsa örneğin çalınmışsa, bu halde bir başkası tarafından senedin kullanılması söz konusu olabilir. Senedi bulan bir kişi borçluya giderek, kendisine ödeme yapmasını talep edebilir. Bunu engellemek ödeme yasağı talep edilebilir. Bu durum borçluya bildirilir ve ödeme yapması yasaklanır.

Ancak kaybolmuş veya çalınmış olan senedin kimin eline geçtiği biliniyorsa senet alacaklısının iade davası açması gerekir. Senedin kimin elinde olduğu biliniyorsa bu durumda mahkeme hamile iade davası açması için süre verir. Verilen süre içerisinde iade davası açılmazsa, mahkeme ödeme yasağını kaldırır.

Senedin yok olması halinde ödeme yapma yasağı talep edilemez. Çünkü ödeme yapma yasağının amacı borçlunun senedin gerçek hamili olmayan bir kişiye ödeme yapmasını engellemektir.

Ödeme yasağına mahkeme kendiliğinden karar vermez. Senet hamilinin mutlaka talepte bulunması gerekir. Senedin ödeme yeri veya hamilin yerleşim yerindeki Asliye Ticaret Mahkemesine talebini iletmesi gerekir. Aynı zamanda ödeme yasağı iptal davası ile birlikte de istenebilir. Veyahut dava açılmadan önce de talep edilmesi mümkündür.

Borçlunun ödeme yapmasına yasaklanmasına karar verildiği takdirde senede ulaşan kişi borçludan senedin tahsilini istese dahi borçlu ödeme yapamaz. Ancak borçlu borcundan kurtulmak istiyorsa borcunu ödemek için mahkemeye talepte bulanabilir. Bu halde vade tarihi geldiğinde ödemenin tevdi edilmesi için borçluya izin verebilir. Tevdi yerinin ayrıca gösterilmesi gerekir. Tevdi yerine ödeme yapıldıktan sonra borçlu borcundan kurtulur.

 

Senedin İptali Davası

Senedin çalınması, yırtılması, kaybolması, yazılarının anlaşılmayacak kadar silinmiş olması yani senedin ya elden çıkması ya da yok olması hallerinde senedin iptali için dava açılabilir. Senedin çalınması ya da kaybolması durumunda senedin kimin elinde olduğu biliniyorsa o kişiye karşı iade davası açılması gerekir. Ancak senedin kimin elinde olduğu bilinmiyorsa senedin iptali için dava açılabilir. 

Senedin iptali davası, hamil tarafından açılır. Senet alacaklısının dava sırasında senedin zayi olduğuna dair somut delillerini mahkemeye sunmalıdır. Yargıtay’a göre senedi düzenleyen kişi (keşideci) bu davayı açamaz. Bu davayı sadece senedin hamili açabilir. Dolayısıyla senedin ciro edilerek, başka bir kişiye devri halinde bu kişinin de dava açması mümkündür. Çünkü senedin devri ile yeni senet alacaklısı o kişidir.

Senet iptal davasının açılmasıyla birlikte mahkeme senedin zayi olup olmadığını tespit etmeye çalışır. Mahkeme senedin zayi olduğuna karar verirse senedin iadesi için ilanda bulunur. Senedin ilanı Ticaret Sicili Gazetesinde 3 kere yapılır. Ancak mahkeme ilanın başka türlü yapılmasına da karar verebilir. Verilen bu ilanda senedi ele geçiren kişiden iade etmesi aksi halde senedin iptal edileceği yer alır. Senedi getirme süresi en az 3 ay en çok 1 yıldır. Bu durumu mahkeme takdir edecektir. Bu sürenin başlangıç günü; vadesi gelen senetlerde ilk ilan gününden, vadesi gelmemiş senetlerde ise vadenin geldiği günden itibaren başlar.

İlan sonucunda senet mahkemeye sunulmuşsa mahkeme iade davası açması için hamile süre verir. Hamil bu süre içerisinde dava açmazsa senet, senedi bulan kişiye iade edilir. Bu halde verilmiş olan ödeme yasağı da kalkar.

Ancak ilan üzerine senet mahkemeye sunulmamışsa senedin iptaline karar verilir.

Senedin İptali Davası Diyarbakır

Yargıtay Kararı 

  • 11. Hukuk Dairesi         2020/4911 E.  ,  2021/1702 K.

TTK’nın 651 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan çek iptali davası olduğu, TTK’nın 651/2. maddesine göre kıymetli evrakın zayi olduğu veya ziyanın ortaya çıktığı zamanda senet üzerinde hak sahibi olan şahsın senedin iptalini isteyebileceği, zayi nedeniyle iptal davasını ancak son hamilin isteyebileceği, senedin keşidecisinin zayi sebebiyle iptal davası açamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Stajyer Av. Merve ÇATAR

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere asalhukukdanismanlik@gmail.com adresine gönderebilirler.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu