Boşanma Avukatı Danışma
Boşanma Avukatı Danışma
Boşanma Avukatı kavram olarak bir uzmanlık alanı ile birlikte ilgi alanını temsil eder. Avukat bir meslek grubunu temsil eden kavramın ismidir. Doktorluk gibidir. Nasıl doktorlar arasında uzmanlık alanları konusunda standart eğitimlerine ek olarak bir sınav sonrasında uzmanlık alanı belirlenir.
Avukatlarda bu avukatın kendisini ifade ederken kullandığı bir temsili etikettir.
Avukat; “boşanma avukatı” ifadesi ile ilgi ve uzmanlık alanına işaret eder. Ayrıca bir eğitim ve sınav ile uzmanlık alanları belirlenmez.
Asal Hukuk Danışmanlık ekibinin özel ilgi alanları ve özel uzmanlık alanlarından biriside Boşanma davası konularıdır.
İstanbul Boşanma Avukatı olarak aşağıda saydığım tüm nedenlerden dolayı Aile Mahkemesinde boşanma davası açtık.
Türk Medeni Kanunu’nda belirtilen boşanma sebepleri şunlardır:
Zina
Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir.
Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer.
Affeden tarafın dava hakkı yoktur.
Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış
(Tarafların aile bireylerine hakaret içeren söylemleri de dahildir)
Eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kastedilmesi veya kendisine pek kötü davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması sebebiyle boşanma avukatları vasıtasıyla boşanma davası açabilir.
Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde bu sebebin doğumunun üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer.
Affeden tarafın dava hakkı yoktur.
Türk Medeni Kanunu 185. maddesi tarafların evlilik içerisinde en temel yükümlülüklerini yani evlilikte eşlerin hak ve yükümlülüklerini saymış olup; çeşitli Yargıtay kararlarında da vurgulandığı üzere eşler, müşterek hayatı temelden sarsacak ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek davranışlardan kaçınmalıdır.
Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar.
Hakaret, Eşlerin ve ailelerinin şeref ve saygınlığını zedelemesi nedeniyle Türk ceza kanunun 125. Maddesine göre aynı zamanda da suçtur.
Boşanma Avukatı Danışma
Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme
Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma avukatı vasıtasıyla boşanma davası açabilir.
Terk
Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine boşanma avukatının talebi ile hakim veya noter tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise; terk edilen eş, boşanma davası açabilir.
Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır.
Davaya hakkı olan eşin istemi üzerine boşanma avukatları yolu ile aile mahkemesi hakimi veya noter, esası incelemeden yapacağı ihtarda terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiği ve dönmemesi halinde doğacak sonuçlar hakkında uyarıda bulunur.
Bu ihtar gerektiğinde ilan yoluyla yapılır.
Ancak, boşanma davası açmak için belirli sürenin dördüncü ayı bitmedikçe ihtar isteminde bulunulamaz ve ihtardan sonra iki ay geçmedikçe de dava açılamaz.
Akıl hastalığı
Eşlerden biri akıl hastası olup da bu yüzden ortak hayat diğer eş için çekilmez hale gelirse, hastalığın geçmesine olanak bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilmek koşuluyla bu eş boşanma davası açabilir.
Evlilik birliğinin sarsılması
Uzman boşanma avukatları çok iyi bilir ki Türk Medeni Kanunu 185. maddesi tarafların evlilik içerisinde en temel yükümlülüklerini saymış olup; birlikte yaşama yükümlülüğü bunların başında gelmektedir.
Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar.
Bu yükümlülüğe aykırı davranan taraf evlilik birliğini de çekilmez hale getirecektir.
Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri İstanbul boşanma avukatı vasıtasıyla aile mahkemesinde boşanma davası açabilir.
Belirtilen bu hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır.
Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir.
Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır.
Bu halde boşanma avukatları ile aile mahkemesinde açılmış bulunan davada boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır.
Hakim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak boşanma avukatları tarafından sunulan bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir.
Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü halinde boşanmaya hükmolunur.
Bu halde tarafların ikrarlarının hakimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.
Uzman boşanma avukatı ile Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanma avukatı vasıtasıyla açılan dava ile boşanmaya karar verilir.
Boşanma Avukatı Danışma
Boşanma Davasını ilk Açan mı Kazanır?
Bir defa davayı kimin açtığı değil ‘’ Eşlerden hangisinin evlilik birliğinin sona ermesinde kusuru bulunup bulunmadığı’’ önemlidir.
Başka bir deyişle haklı olan tarafın davayı açması önerilir.
Boşanma Davası Açtım Ancak Bende Hatalıyım. Mahkeme Nasıl Sonuçlanır?
Davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır.
Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmamalı ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilmelidir.
Başka bir deyişle Yasa koyucu boşanmaya ilişkin dava hakkını düzenlerken eski görüşü olan “sadece kusursuz eşin dava açma hakkı görüşünü” değiştirmiş ve “kusurlu eşin de dava açma hakkının olabileceğini kabul etmiştir.
Fakat yasa koyucu hiçbir zaman Ağırlıkta Kusurlu Olan Tarafa Boşanma Davası Açma Hakkı Vermemiştir.
Türk boşanma avukatlarının en çok zorlandığı konu kusurlu tarafın tespitidir.
Çünkü eşlerden hiçbirisi kusuru kendisinde görmez.
Boşanma Davasını Nerede Açmalıyım?
Boşanma Davası, eşlerin son altı ayda birlikte ikamet ettikleri yerdeki Aile Mahkemelerinde mümkünse boşanma avukatları vasıtasıyla açılmalıdır.
Aile Mahkemesinin bulunmadığı yerlerde boşanma davası Asliye Hukuk Mahkemelerinde açılmalıdır.
Yukarıdaki kurala uyulmadığı takdirde davalı eşin yetki itirazı ile dava yetkili mahkemeye gönderilir.
Boşanmadan sonra açılacak nafaka davalarında ise nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir.
Anlaşmalı Boşanma Davasının Şartları Nelerdir?
Anlaşmalı Boşanma davasının açılabilmesi için; Evlilik en az bir yıl sürmüş olması şarttır.
Bu davada eşler; çocukların velayeti, mal paylaşımı, tazminat verilip verilmeyeceği ve nafaka konularında anlaşmalı boşanma avukatları vasıtasıyla anlaşarak protokol düzenlerler ve genellikle anlaşmalı boşanma davası tek celsede sonuçlanır.
Boşanma Avukatı Danışma
Boşanma Davası Açtım Çocuklarımın Velayetini Alabilir Miyim?
Boşanma Avukatına göre ve de Yargıtay’ ın yerleşmiş içtihatları, çocukların ruhsal gelişimi için Çocukların Velayetinin, Çocuklar Bölünmeksizin Bir Taraf Verilerek, diğer tarafla şahsi münasebet tesisi doğrultusundadır.
Yargıtay kararları doğrultusunda genel kanı, her ne kadar çocukların velayetinin anneye verilmesi ise de Anne veya baba Çocuğu İstemediğini Açık Bir Şekilde Beyan Ettiği takdirde çocuğun velayetinin ret beyanında bulunan tarafa verilmesi Yargıtay’ın görüş ve genel kanısının dışındadır.
Çocukların menfaati; geleceğe hazırlanabilecekleri, huzurlu, güvenli bir ortamdır.
Kendilerini istemeyen kişiye verilmesi durumunda, bu ortamın sağlanamayacağı muhakkaktır.
Boşanma avukatlarının bu aşamada çocuğun geleceğini de düşünerek müvekkilini velayet konusunda en iyi şekilde bilgilendirmelidir.
Boşanma Davası Açtım Kendime Ve Çocuklarıma Nafaka Verilir Mi?
Nafaka talep etmek için Nafaka Davası olarak ayrı bir dava açılabileceği gibi boşanma davası içerisinde de talep halinde hakim çalışmayan eş lehine dava süresince tedbir nafakasına hükmedebilir.
Boşanma Avukatı Danışma