Ayıplı Hizmet Nedir 2021
Ayıplı Hizmet Nedir 2021
Hizmetin tarafların oluşturduğu sözleşmede gösterilen süre içinde başlamaması veya sağlayıcı tarafından vaad edilmiş ve objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması sebebiyle doğan haksızlığa ayıplı hizmet denir.
Konuya ilişkin düzenlemeler 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda yer alır. Madde düzenlemesindeki hizmet kavramı ile bir ücret getirisi olması veya yarar sağlaması amacıyla yapılan veya yapılacak olan, bedeni veya fikri emeğe dayanan her türlü tüketici işlemi kastedilmektedir.
Elektronik bir eşyanın onarılması, inşaat yapılması, mimari proje çizilmesi birer hizmet örneğidir. Ancak hastanede tedavi, konaklama, taşıma gibi hizmetler kişiyi doğrudan konu edinmesi sebebiyle ayıplı hizmete ilişkin hükümler uygulama alanı bulamayacaktır.
Hizmet sağlayıcıları tarafından internet ortamında yapılan reklam ve ilanlara ilişkin olarak da ayıplı hizmet hükümleri uygulama alanı bulur. Örneğin ilan veya reklamda gösterilen özellikleri taşımayan hizmetler ayıplı kabul edilecektir.
Ayıplı Hizmet Çeşitleri
Tüketicin Korunması Hakkında Kanun hükümleri uyarınca ayıplı hizmetler maddi, hukuki, ekonomik olarak karşımıza çıkabilir.
Maddi Ayıp: Hizmetin görülmesi sonucu hizmetin konusu olan somut nesne üzerinde meydana gelen eksiklikler maddi ayıp olarak nitelendirilebilir. Örneğin terzinin paça kısaltma için verdiği hizmette, pantolon terzinin yanlış dikmesi sonucu çok kısalmışsa burada maddi ayıp söz konusudur.
Ekonomik Ayıp: Hizmetin konusu olan maldan istenilen şekilde bir menfaatin, kazancın sağlanması ekonomik ayıbı oluşturur. Örnek olarak elektrik tüketiminin azalması vaad edilerek yapılan aracın daha fazla elektrik tüketmesi verilebilir.
Hukuki Ayıp: Hizmetin konusu olan maldan faydalanma ve mal üzerinde tasarrufta bulunmanın imkansızlaşması hukuki ayıp ile olur. Örneğin trafikte kullanılabilmesi için belirli bir ağırlıkta üretilmesi gereken motorların bu ağırlığı geçerek üretilmesi hizmeti hukuki olarak ayıplıdır.
Bu saydığımız hallerin her birisi, hizmet sağlayıcısı bakımından sorumluluk doğuracaktır. Yani bir hizmet için bir usta veya işyeri ile anlaşıldığı zaman kişi eğer ayıplı – eksik hizmet alırsa bu durumda hizmeti veren kişilere karşı bir çok hakka sahip olur. Ancak bu hakların etkin bir şekilde kullanılabilmesi için avukat yardımı almak önemlidir.
Ayıplı İfadan Doğan Sorumluluğun Şartları
a. Mal veya Hizmetin Ayıplı Olması
Ayıplı ifa nedeniyle sorumluluğun doğması için gereken en temel şart mal veya hizmette ayıp bulunmasıdır. Ayıplı maldan sorumluluk için ayıbın ne şekilde ve nasıl meydana geldiği de önemli olmakla birlikte ayıbın varlığı en temel unsurdur.
b. Ayıbın Önemli Nitelikte Olması
Ayıplı ifa nedeniyle sorumluluğun doğması için gereken bir diğer şart da ayıbın önemli nitelikte olasıdır. Bu ayıp, mal veya hizmetin kullanımını veya bundan yararlanılmasını imkânsız hale getirmeli veya önemli ölçüde güçleştirmelidir.
c. Alıcının Ayıbı Bilmemesi
Alıcı teslim esnasında ayıbı biliyor veya olağan bir gözden geçirme ile bilebilecek durumda ise ayıplı ifadan dolayı sorumluluk doğmaz. Bu nedenle alıcı, mal veya hizmetin ifası esnasında ayıbı bilmiyor olmalıdır.
d. Ayıptan Doğan Sorumluluğun Sözleşme ile Kaldırılmamış Olması
Taraflar arasında ayıptan doğan sorumluluğun kaldırılmasına dair bir sözleşmenin yapılması mümkündür. Böyle bir durumun varlığı halinde ayıptan sorumluluk doğmaz. Ancak mal veya hizmeti sağlayan kişinin ağır kusurlu olması halinde, ayıptan doğan sorumluluğu kaldırmaya dair yapılan sözleşme hükümleri uygulanmaz.
e. Gözden Geçirme ve Ayıbı Bildirim Yükümlülüğü
Ayıplı ifa nedeniyle sorumluluğun doğması için gereken son şart gözden geçirme ve bildirim yükümlülüğünün süresinde ve usulüne uygun olarak karşı tarafa bildirilmesidir. TBK’nın 223. maddesi uyarınca alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır.
Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır.
Ticari işlerde ayıbı bildirme süresi ise Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) ayrıca düzenlenmiştir. TTK’nın 23. maddesi uyarınca, malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse, alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür.
4. Ayıptan Doğan Sorumluluğun Sonuçları
Ayıptan doğan sorumluluk için yukarıda izah edilen şartların mevcut olası halinde, alıcıya bir takım seçimlik haklar tanınmıştır. Alıcı ayıplı ifa nedeniyle kanunun kendisine tanıdığı seçimlik haklardan herhangi birisini kullanabilmektedir. Buna göre ayıplı ifa nedeniyle alıcının hakları aşağıdaki gibidir;
Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
Satılanı alıkoyup, ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme,
Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.
5. Ayıptan Doğan Sorumlulukta Zamanaşımı
Ayıptan doğan sorumlulukta zamanaşımı süreleri TBK’nın 231. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; satıcı daha uzun bir süre için üstlenmiş olmadıkça, satılanın ayıbından doğan sorumluluğa ilişkin her türlü dava, satılandaki ayıp daha sonra ortaya çıksa bile, satılanın alıcıya devrinden başlayarak iki yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.
Alıcının, satılanın kendisine devrinden başlayarak iki yıl içinde bildirdiği ayıptan doğan def’i hakkı, bu sürenin geçmiş olmasıyla ortadan kalkmaz. Ancak satıcı, satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu ise, iki yıllık zamanaşımı süresinden yararlanamaz. Bu halde 10 yıllık genel zamanaşımı süresi uygulanır.
Eser sözleşmelerinde ayıplı ifa halinde zamanaşımı süresi ise kanunda ayrıca düzenlenmiştir. TBK’nın 478. maddesi uyarınca, yüklenici ayıplı bir eser meydana getirmişse, bu sebeple açılacak davalar, teslim tarihinden başlayarak, taşınmaz yapılar dışındaki eserlerde iki yılın; taşınmaz yapılarda ise beş yılın ve yüklenicinin ağır kusuru varsa, ayıplı eserin niteliğine bakılmaksızın yirmi yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.
TÜKETİCİ HUKUKU DAVALARI
Tüketici hukuku davaları içinde ilk sırada ayıplı mal/hizmet davaları yer almaktadır. Açılan davalarda satılan ayıplı malın iadesi, para iadesi, söz konusu malın ayıpsız olan ile değiştirilmesi, bir zarar doğduysa o zararın tazmini gibi istemler vardır. Bu hukuk dalında tüketici kredisi ve kredi kartı sözleşmelerinden kaynaklanan davalarla da sıkça karşılaşılmaktadır.
Tüketici hukuku alanında sunulan avukatlık hizmetleri arasında ise şu hizmetler yer almaktadır:
Ayıplı Mal ve Ayıplı Hizmetten Doğan Sorumluluk,
Tüketici Sözleşmelerindeki Haksız Şartlar,
Tüketici Kredileri ve Kredi Kartları,
Tüketici Hakem Heyetinde Yapılacak İşlemlerde Danışmanlık ve Temsil,
Tüketici ve Ticaret Mahkemelerinde Danışmanlık ve Temsil,
6502 Sayılı Kanun Kapsamındaki Ceza Hükümleri Çerçevesindeki Uyuşmazlıklarda Tarafların Temsili,
Alım-Satım Sözleşmeleri,
Satıcı ile Tüketici Arasında Yapılacak Sulh Görüşmelerinin Protokole Bağlanması,
HUKUKİ DANIŞMANLIK
Hukuki danışmanlık tüketici hukukunda oldukça önemlidir. Çünkü bu hukuk dalı gelişmekte olan ve kimi zaman emsal kararlara göre de şekillenen bir hukuk dalıdır.
Ayrıca Borçlar Hukuku ve Ticaret Hukuku gibi farklı hukuk dalları ile de ilişkilidir. Kişilerin her türlü hukuki işleminde ya da karşı karşıya kaldıkları hak ihlallerinde konusunun uzmanı bir avukata danışması, izlenecek yol hakkında bilgi alması hukuki danışmanlık kavramını ortaya çıkarır.
Hukuki danışman olarak avukat, mevcut durumun analizini yapıp, olasılıkları değerlendirip, olası sonuçlarıyla ilgili danışana bilgi verir. Yani hukuki danışmanlık öncelikle mağduriyeti önleyici bir hizmettir.
Danışan kişi, sorunu ile ilgili en doğru bilgi ve çözüm yolu hakkında bilgi sahibi olur. Hukuki danışman örneğin, kendisine ayıplı mal satılan, bu nedenle mağdur olan bir kişi söz konusu ise yapılması gerekenleri anlatır, mağduriyetin ortadan kalkması için izlenmesi gereken yolu detayları ile anlatır.
Hukuki danışman bu sorun karşısında uzlaşmayı önerebileceği gibi tazminat olasılığına karşı dava açılmasını da tavsiye edebilir. Öncelikle yol gösterici olan danışman, dava söz konusu olacaksa bu sefer avukat olarak danışanının yanındadır.
Tüketici hukuku alanında her türlü sorununuzda hukuki danışmanlık hizmeti de vermekteyiz. Sorununuzun gerçekçi bir değerlendirmesi ve çözüm yolları için bize başvurabilirsiniz.
Ayıplı Hizmet Nedir 2021